Servet Avcı, Yeniçağ'daki yazısında, önce müstehcen çocuk fotoğraflarından, ardından da belgede sahtecilik ve Mansur Yavaş'a iftiradan hapis cezası alan Necmettin Kesgin'in durumunu değerlendirdi. İşte, "Niye sahip çıkmadınız?" başlıklı o yazı:

'Saygın işadamı' olarak kanal kanal gezdirmeyi biliyordunuz değil mi? Çok vefasız çıktınız çok... Seçimlerden önce, 19 Mart'ta sapığınızın mahkemesi vardı 'son çareniz'in... Seslenmiştik size "Mahkemeye gidin, yalnız bırakmayın" diye... "Bu şahsı kim referans olarak kullanmışsa... Kim gazetesinde onun iftiralarına atlayıp, üzerinden müfterilik/muhbirlik yapmışsa... Kim televizyonlara çıkarıp, onun omuzundan ateş etmeye kalkmışsa... Nerenin sözcüsü onu 'saygın iş adamı' ilân ettiyse... Hangi aday iftira dolu gazeteyi pişkince sırıta sırıta millete göstermeyi marifet saymışsa... Hepsine çağrımdır: 19 Mart'ta mahkemeniz var... Gelin sapığınıza sahip çıkın!.. Böylelikle hem çocuk istismarcısı yol arkadaşınıza moral olur, hem de mahkeme heyeti, sapığın sahipsiz olmadığını gözleriyle görmüş olur!.. Vefaysa, dostluksa, yol arkadaşlığıysa, iş birliğiyse ya da adı her neyse, gereğini yapmak boynunuzun borcudur!.." demiştik...

-

Mansur Yavaş'a iftiralarda kullanılan N.K. ile ilgili ayılar örneğini vermiştik: Ayı vurmak yasak... Ayı vuranlara para cezası veriliyor... Diğer taraftan da ayılardan yana çok dertli köylüler var... Özellikle Artvin, Rize, Erzurum, Erzincan, Gümüşhane gibi illerin kırsallarında zaman zaman 'ayı problemi' yaşanıyor... Ayılar, arı kovanlarına dadanıyorlar, bazen karpuz bostanlarına, tarlalara zarar veriyorlar... Köylüler ise çaresiz, çünkü ayıları vuramıyorlar... Vurursalar, zaten fakir olan köylülere para cezası geliyor... Artvin'in bir köyüydü... Artık gına gelmiş ve kovanlarını korumak için ayıyı öldürmüş köylü, devletin kestiği para cezasını görünce kameralar önünde gözlerinden ateş fışkırarak isyan ediyor: "O zaman devlet gelsin, ayısına sahip çıksın!.."

Tütüncü köyünden bir başka vatandaş da isyanda: "Devlet, ayısına sahip çıksın. Bu ayıyı bize kardeş yapmasın. Yeter artık!.."

-

Sapığınıza sahip çıkamadınız, onu yolda bıraktınız... Arkasında duramadınız... 'Tek kullanımlık' muamelesi yaparak dâvâ arkadaşlığınıza halel getirdiniz... Resmen ayıp ettiniz... Şimdi ne oldu? Ankara 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi, yerel seçimler öncesi kampanya döneminde Mansur Yavaş aleyhine iftiralarda kullanılan Kesgin'i, sahte senet düzenlediği için "Resmî Belgede Sahtecilik" suçundan 4 yıl, şantajdan 1 yıl 3 ay, izinsiz görüntü çektiği için "Özel Hayatın Gizliliğini İhlal" suçundan 1 yıl 3 ay hapis cezasına mahkûm etti... Hepiniz kayıpsınız şimdi... Yakasında iri iri unvan taşıyanlar... Siyasetçiler... Gözcüler... Sözcüler... Erketeciler... Gazeteciler... Ülkenin bekasını, yalan ve iftiralar düzen bu sapığa havale edenler... Olmaz olsun sizin gibi yol arkadaşları...

-

Bu değerler kolay yetişmiyor... Lütfen elinizdekinin kıymetini bilin... Çocuk p.rn.cusuna sahip çıkmadınız, bari tefeciye adam gibi sahip çıkın... Onu yolda yapayalnız bırakmayın... Gerekirse gidin kaçak inşaatının önünde yatın, diğer imar rantçılarını ayağa kaldırmak için "Susma sustukça sıra sana gelecek" türünden sloganlar atın... Dâvâ adamlığı budur... Eğer siz bu yol arkadaşlarınıza sahip çıkmazsanız, yarın kimleri bulacaksınız yanınızda... Gerçekten, bir çocuk p.rn.cusu, bir tefeci kolay yetişmiyor... Onlara sahip çıkmalısınız ki, yarın saygın bir torbacı, muteber bir beyaz kadın satıcısı, kaliteli bir uy.şt.rucu taciri, olmadı mafya, daha olmadı nitelikli dolandırıcı, yolda bırakılma korkusu olmadan sizlerin safında yer alsın, ateş edeceğiniz yere sizin yerinize ateş etsin... Size, namusuyla para kazanan fırıncı, nalbur, manav, işçi, simitçi, terzi vs. gibi iftiracılar bulacak değiliz ya... Elimizde sadece bunlardan var, onları da küstürmeyin lütfen...