CiddiGazete- Türkiye’de 1 Haziran’da başlayan normalleşme süreciyle birlikte coronavirüs vakaları her geçen gün artarken Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan rakamların gerçekliği de tartışma konusu oldu. Türk Tabipleri Birliği başta olmak üzere birçok kuruluş tarafından sıklıkla gündeme getirilen bu iddia bugün Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkanları tarafından da gündeme getirildi.

İYİ Parti’nin online düzenlediği Webinar paneli sonrası yöneltilen sorular üzerine değerlendirme yapan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, açıklanan salgın verilerinin gerçekleri yansıtmadığını belirttiler.

"TOPLUM ÖNÜNDE TARTIŞMAMIZI İSTİYORLAR"

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, salgın sürecinde yapmak istedikleri çalışmaların engellendiğini belirterek şöyle dedi:

- Biz sokakta konteynerler kurup insanların ateşini ölçmek istedik. Bize izin verilmedi. Sonra yollarda polisler ateş ölçmeye başladı.

- Biz bunu kendi aramızda değerlendirdiğimizde, ‘birileri bizimle toplum önünde tartışma yaşamak istiyor' diye değerlendirdik. Covid-19 üzerinde bir çatışma çıkarmak istiyorlar. Biz bunun dışında kalalım.

"ANKARA'DA 560 KİŞİ ÖLDÜ"

Açıklanan rakamların gerçekten uzak olduğunu anlatan Yavaş, şunları kaydetti:

- Ankara'da toplam 560 kişi öldü. Meclis’te bir araştırma komisyonu kurulsun. Adana, İstanbul, İzmir, Ankara belediye başkanlarından bir günlük rakamları istesinler. Sonra açıklanan rakamlara baksınlar.

- Rakamları az açıklamanın kime ne faydası var. Bence tam tersi olmalı. 30 vefat varsa 100 demeli. Yoksa vatandaşlarımız ne düğünden, ne sünnetten vazgeçer.

- Biraz ikna ile biraz korkutarak, biraz zorlamayla bu tedbirlere ağırlık vermek zorundayız yoksa gerçekten altından kalkamayacağız.

"BELEDİYELER OLMASA HÜKÜMETİN HALİ NE OLURDU?"

Mansur Yavaş, birilerinin kara propoganda yaparak kendilerini kötülediğini anımsatarak şunları söyledi;

- Biz olmazsak bunlar üç koyun güdemez, ortalık çöp dağlarıyla dolar diyorlardı. Hükümet değişikliğinde Türkiye'de kara bir tablo çıkacağını söylüyorlardı.

- Tam tersi çıktı. Hatta bu belediyeler olmazsa pandemi sürecinde hükümetin hali nice olacaktı. Maske bile dağıtmakta zorlandılar.

"BİZDE SAYILAR VAR"

Türkiye'deki sayı kadar, İstanbul'da bulaşıcı hastalıktan ölenler olduğunu söylemesi halinde kıyamet kopacağını söyleyen Ekrem İmamoğlu ise şunları kaydetti:

- Bizde bu sayılar var. Bir dönem kamuya açıktı, e-devlet üzerinden görülebiliyordu. Bunlar kısıtlandı. Ama insanlar istatistikleri okuyabiliyorlar.

- Yani bir önceki sene ile bu sene arasındaki farkı okuyabiliyorlar. Şu anda neredeyse İstanbul eşittir Türkiye.

- Peki üstü ne olacak. Türkiye rakamları neredeyse Ankara'dakiler kadar, açıklanmıyor. Aynı şey İstanbul için geçerli.

"YENİ BİR TARTIŞMA AÇMIŞ OLACAĞIZ"

Dertlerinin tartışma açmak olmadığını, ancak bu konunun ele alınmasının şart olduğunu söyleyen Ekrem İmamoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

- Şimdi yeniden tartışma açmış olacağız. Bizim derdimiz tartışma açmak değil ki. Bizim derdimiz şeffaflık.

- Ben görüyorum. Bu rakamları bunu bir kısım siyasilere verdik. Bunu konuşan siyasiler neredeyse hain ilan edildi.

Ölüm raporunu paylaşmak işin vahametini tedbir boyutunu arttırır. O bakımdan söylüyorum, ne yazık ki şu anda İstanbul eşittir Türkiye.

"NEYİ GİZLİYORSUNUZ, TÜM VERİLER BELEDİYELERDE"

Bütün verilerin belediyelerde olduğunu hatırlatan İmamoğlu, “Neyi gizliyorsunuz. Tüm ölümleri kayıt alan kurumuz. Nakli yapan da biziz. Mezarlıklar müdürlüğü bizde, ölümler bize geliyor. Bunun gizlisi saklısı olmaz” diyerek bu önemli sürecin siyasi polemiklerden uzak yürütülmesi gerektiğini söyledi.

"KANAL İSTANBUL İÇİN KÖY KÖY GEZEN BAKANLAR VAR"

Salgın sürecinin önemli ve ciddi olduğunu hatırlatan Ekrem İmamoğlu sözlerini şöyle noktaladı:

- Pandemi süreci önemlidir. Ciddi bir süreçtir. İstanbul'un önemli bir gündemi bu olmalıdır. İkinci vazgeçilmez gündemi deprem olmalıdır.

- Ama artık bakanlar, bakanlıklar Kanal İstanbul için köy köy gezip ‘siz nasıl istiyorsanız planı öyle değiştireceğiz' diye propaganda yapıyorlar. Ağlanacak haldeyiz.

- Bakanlar plan değişikliği için köye gidiyor. Çok ayıp. Konumuz, önceliğimiz bulaşıcı hastalıktır, kontrol altına alınıncaya kadar seferberlik devam etmelidir.