İsmet Paşa, “Gece yarısı eşkıyanın ne yapacağı belli olmaz” demişti. Söz konusu bir tweet’le bakan azleden Trump olunca, ne yapacağı belli olmuyor. Trump’ın “Eğer Türkiye Kürtlere saldırırsa Türkiye’yi ekonomik yönden mahvederiz” tweet’i gözleri tekrar döviz kuruna çevirdi.

Trump, Brunson krizinin yaşandığı sırada da Türk ekonomisi hedef almış, 13 Ağustos’ta dolar 7.2’ye kadar fırlamıştı. Ama bu kez Trump’ın tehdidine piyasaların tepkisi kontrollü oldu.

Bugün Trump etkisinden sıyrılıp yerel seçimlere giderken bir kamuoyu araştırmasını paylaşmak istiyorum.

Başkanlığını Hilmi Daşdemir’in yaptığı Optimar Araştırma Şirketi’nin 28 Aralık-3 Ocak tarihleri arasında 26 ilde 2523 kişi ile yüz yüze konuşma yöntemiyle yaptığı araştırma, seçimlere ilişkin önemli ipuçları veriyor.

Türkiye’nin en önemli sorununda, yüzde 35.5 ile “ekonomi” ilk sırada geliyor. Onu yüzde 25.7’yle işsizlik takip ediyor. Ekonomi ile işsizlik birbirini destekleyen veriler olarak görülüyor. Terör ise yüzde 14.7’yle üçüncü sıraya gerilemiş durumda.

EKONOMİDE KADIN FAKTÖRÜ

Sadece Trump’ın neden ekonomiyi hedef aldığı sorusuna cevap teşkil etmiyor bu sonuçlar. Aynı zamanda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın birbiri ardına açıkladıkları piyasaları rahatlatıcı kararların altında da ekonomi yatıyor. Belli ki yerel seçimlerde ekonomi, partiler ve adaylar kadar belirleyici olacak. “Ekonomi” diyenler arasında kadınlar, erkeklere göre daha önde çıkıyor. Kadınların yüzde 38.8’i ekonomi derken, erkeklerde bu oran yüzde 32.2’de kalıyor. Çünkü mutfağı kadınlar biliyor. Aman ha, sadece Trump’a değil, kadınlara ve dar gelirlilere dikkat.

Peki Fransa’da olduğu gibi bizde bir “sarı yelekliler” eylemine halkımız nasıl bakıyor? Bu soru da sorulmuş. Türk halkı, sarı yelekliler tarzındaki eylemleri desteklemiyor. “Türkiye’de sarı yelekliler eylemi olursa katılır mısınız” sorusuna “Evet” diyenlerin oranı yüzde 28.2’de kalıyor. Ama “Katılmam” diyenlerin oranı yüzde 57.5 çıkıyor.  Ama Fırat’ın doğusuna operasyon yapılması sorulunca yüzde 60.1 oranında destek geliyor. Bu oran operasyon sürecinde tırmanır.

PARTİLERİN OY ORANI

Ankette yerel seçimlere ve siyasete ilişkin de çok önemli sonuçlara ulaşılmış.

En beğenilen lider sıralamasında Erdoğan yüzde 25’le ilk sırada gelirken, onu 9.1’le Kılıçdaroğlu takip ediyor. MHP Lideri Bahçeli ise yüzde 6.9’la üçüncü sırada yer alıyor. Bahçeli bir süredir tırmanış içinde. Yerel seçimlerin özelliği nedeniyle adayların önemli olduğunu söylüyoruz. Ama parti tercihi hâlâ ilk sırada yer alıyor. “Desteklediğim partinin adayına oy veririm” diyenlerin oranı yüzde 51.5 çıkıyor. “Beğendiğim adaya oy veririm” diyenler yüzde 34.9’da kalıyor.

Yerel seçimlerde sosyal medyaya ağırlık verileceği söyleniyor ama seçmen tercihlerini en çok ne etkiliyor?

“Adayın projeleri” diyenlerin oranı yüzde 28.6’yla ilk sırada yer alırken onu mahalle toplantıları, ev ve işyeri ziyaretleri izliyor. Sosyal medya ise 8.8’le dördüncü sırada geliyor. Seçmen tercihlerinde sosyal medya etkisi yükselirken, seçimlerin olmazsa olmazı olan mitingler ise bir gerileme içinde. Mitinglerin oranı, yüzde 5.6’yla altıncı sırada yer alıyor.

Seçimlere giderken partilerin oy oranları nasıl görünüyor?

Kararsızlar dağıtıldığında AK Parti yüzde 45.5, CHP yüzde 28.6, MHP yüzde 7.6, İYİ Parti yüzde 7.7, SP yüzde 1.4, HDP ise yüzde 7.6 olarak görünüyor. 24 Haziran’a göre AK Parti ve CHP oylarında bir artış dikkat çekiyor. Ancak seçimlerde sandığa sadece partiler değil, ağırlıklı olarak ittifaklar girecek. Cumhur ittifakı ile millet ittifakı yarışacak. O nedenle sadece partilerin oy oranını değil, artık ittifakların alacağı oyu ölçmemiz gerekiyor.

KARARSIZLARIN ORANINA DİKKAT

Ankette benim dikkatimi çeken ise farklı bir veri oldu. Seçim ortamına girdik ama hâlâ kararsız olduğunu ifade edenlerin oranı yüksek. Seçmenlerin yüzde 27’si “Kararsızım” diyor. Partilerin bunu dikkate alması gerekiyor.