- Selamünaleyküm

- Aleykümselam

- Müslüman mısınız?..

- Elhamdülillaaaaahhh!..

- Türk müsünüz?..

- Ne önemi var, müslümanlık bize yeter!..

- Ümmetiz işte...

- Tamam da her halde bir millete mensubiyetin vardır?..

- Benim milliyetim yok, ben müslümanım o kadar…

- Osmanlı İmparatorluğu’nu biliyor musun?..

- Tabii ki de... Biz onların torunuyuz…

- Milliyetin yoktu hani!..

- Osmanlı’nın da milliyeti yoktu…

- Yani Türk imparatorluğu değil miydi?..

- Hayır…

- Burada yatan kim?..

- Osmanlı’nın kahraman paşası!..

- Kahraman!..

- Evet…

- Atatürk kim?..

- Sarhoşun teki!..

- Sevmiyor musun?..

- Niye seveyim dinsizi!..

- Atatürk dinsiz miydi?..

- Evet...

- Peki…

- Selamünaleyküm…

- Aleykümselam…

- Müslüman mısınız?..

- Elhamdülillaaaaahh!..

- Türk müsünüz?..

- Türk olmak çok da önemli değil ama ben Osmanlı torunuyum...

- Atatürk’ü seviyor musun?..

- Hayır…

- Neden?..

- Osmanlı’yı yok etti, Arapça’yı kaldırdı, dinsizliği getirdi…

- Atatürk olmasaydı, Yunanlılar, İngilizler, Fransızlar bizi parça parça etmişti. Şu anda böyle bir vatanımız olmazdı…

- O savaşmadı ki. Osmanlı’yı bitirdi, halifeliği kaldırdı…

- Yaaaaa!..

- Evet yaaa!..

- Burada yatanı biliyor musun?..

- Bilmiyorum ama belli ki çok önemli bir Osmanlı paşası.. Allah rahmet eylesin…

- Bilmediğin adama rahmet okuyorsun, ya çok kötü biri veya hainse?..

- Değildir, böyle mübarek bir yerde ve böyle görkemli bir mezarda yattığına göre!..

- Mübarek yer mi burası?..

- Tabii ki de, atam Kanuni Sultan Süleyman ve eşi Hürrem Sultan yatıyor…

- Osmanlı Devleti’nde Abdülaziz kim?..

- Osmanlı paşası mıydı, neydi?..

- Osmanlı torunuyum diyorsun ama Abdülaziz’in kim olduğunu bilmiyorsun…

- Tamam, şimdi hatırladım, Kanuni Sultan Süleyman Han’ın veziriydi!..

- Okuyor musun?..

- Evet, tarih bölümü son sınıf..

- Hem de tarih öğrencisisin!..

- Evet…

- Peki, teşekkür ederim…

Değerli dostlar;

Şu yukarıdaki diyalog Süleymaniye Camii’nin haziresinde geçti...

Bir araştırma için oraya gittim, aradığım kişinin mezarını buldum…

Fotoğraflarını çektim…

Merak bu ya; bakayım kaç kişi gelip geçerken dua edecek veya kabirde yatanın kim olduğunu bilecek mi diye mezarın karşısına geçip başladım beklemeye…

Başlarında sarık, ya da son günlerde iyice moda olan fes takmış yaşlı, genç insanlar…

Her geçen kim olduğuna bakmadan dua ediyor, mezar taşına elini sürüp sonra da yüzüne sürüyor…

Allah Allah...

Mezar, Süleymaniye Camii haziresinde…

Kim bu kabirde yatan?..

Sultan Abdülaziz’i öldürten, karısını, cariyelerini taciz eden ammma Süleymaniye’de görkemli bir mezarda yatan darbeci hain paşalardan biri… (Bu Malak Paşa ile ilgili daha sonra ayrıca bir yazı yazacağım)

İşte böyle değerli dostlar;

Yukarıdaki karşılıklı konuşmaları okudunuz…

Zaten Atatürk ve Cumhuriyet denildiği zaman tüyleri kin ve öfkeden diken diken olan itler çoğaldı…

Kendilerini düşman tecavüzünden kurtaran ve vatan bırakan, adama söven zibidiler türedi…

“Osmanlı torunuyum” diye övüne övüne dolaşan tipler;

Önce tarihinizi öğrenin, tarihinizi…

Sonra da…

Eeeeeyyyy Türklüğü reddeden milliyetsizler…

Osmanlı torunu mu oluyorsunuz, Osmanlı oğlanı mı oluyorsunuz, ne olursanız olun…

Amaaaa bir kez daha söylüyorum;

Tarihinizi iyi öğrenin, iyi…

Eveeeet, değerli dostlar;

Son sözü, Neyzen Tevfik’e mal edilen ancak esasen emekli Emniyet Müdürü olan Mutlu Çelik'e veriyorum;

Be hey dürzü;

Ne ararsın Tanrı ile aramda

Sen kimsin ki orucumu sorarsın

Hakikaten gözün yoksa haramda

Başı açığa niye türban sorarsın...

Rakı şarap içiyorsam sana ne

Yoksa sana zararım, içerim..

İkimiz de gelsek kıldan köprüye

Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim...

Esir iken mümkün müdür ibadet?

Yatıp kalkıp ATATÜRK'e dua et...

Senin gibi dürzülerin yüzünden,

Dininden de soğuyacak bu millet…

İşgaldeki hali sakin unutma,

ATATÜRK'e dil uzatma sebepsiz...

Sen anandan yine çıkardın amma,

Baban kimdi bilemezdin şerefsiz...

Ders alınır mı?..

Bilmem…

Cumhuriyet Bayramınızı kutlar, vatandaş Halis Güler…

Selamlar, sevgiler...