- Artık hiç kimse huzursuzluk, gerginlik, yüksek tansiyon istemiyor.
*
- Artık hiç kimse tarihten husumet çıkarmak istemiyor.
*
- Artık hiç kimse inançlar ve kimlikler üzerinden oy vermek istemiyor.
*
- Artık hiç kimse “bizler / onlar” diye kategorize edilmek istemiyor.
*
- Artık hiç kimse her gün piyasaya yeni düşmanlar sürülmesini istemiyor.
*
- Artık hiç kimse sadece kendi taraftarlarını “millet” olarak tanımlayan siyasetçi görmek istemiyor.
*
- Artık hiç kimse sorgusuz sualsiz her şeye “he” demek istemiyor.
*
- Artık hiç kimse tokatlanmak falan istemiyor... Buna “Osmanlı tokadı” dâhil.
ARTIK YOK SAYMIYORLAR
AK Parti’nin stratejisi şöyle bir şeydi:
Muharrem İnce’yi ya da Meral Akşener’i... Görme, gösterme görmezden gel, küçümse, gündemine alma, yok say!
*
Fakat birkaç gündür ne görüyoruz?
Şunu görüyoruz:
Sürekli Muharrem İnce’ye ya da Meral Akşener’a laf yetiştirmeye çalışıyorlar.
*
“Yok sayma” stratejisine son verdiler galiba.
İYİ AMA BİNALİ BEY
MUHARREM İnce’nin dediği şu:
“72 bin Suriyeli bayramda Suriye’ye gidiyor. 10 gün kalıp dönüyor. Eğer geri gelebiliyorsan kal orada devamlı, niye geliyorsun?”
*
Buna karşılık...
Başbakan Binali Yıldırım’ın verdiği cevap şu:
“Savaştan canını kurtarmak için kaçanları savaşa göndermek insanlık mıdır?”
*
İyi ama Binali Bey!
Muharrem İnce...
“Savaştan kaçanları savaşın göbeğine gönderelim” demiyor ki...
Şunu diyor:
“Savaştan kaçanlar, nasıl oluyor da savaşın göbeğine tatile gidebiliyorlar?”
REİS’İN ALEYHİNE ÇALIŞANLAR
- Televizyon ekranlarına çıkıp ebcet hesabı ile Reis’in kesin olarak kazanacağı sonucunu çıkaran ebcetçiler.
*
- “Dünya Reis’e karşı / Reis dünyaya karşı” falan diyerek güya lehte propaganda yaparken aslında aleyhte propaganda yapanlar...
*
- “Nasıl olsa Reis çıkar meydanlara, alır bütün oyları” diyerek parmağını bile oynatmadan seçim sürecini kenardan izleyen teşkilatçılar.
MAZLUM AZİZ’İN ZALİMLEŞMESİ
FETÖ’nün zulmüne maruz kalmış Aziz Yıldırım’ın, rakibi Ali Koç’tan FETÖ’cü çıkarmaya çalışması...
Bir mazlumun kendisine zulüm yapan zalimlere benzemeye başlamasından başka bir şey değildir.
İYİ PARTİ’DEN GELEN CEVAP
Meral Akşener için “Yerinde olsam ‘Muharrem İnce neden benden daha fazla dikkat çekiyor’ sorusunun cevabına yoğunlaşırım” diye yazdım dün.
*
İYİ Parti Basın, Yayın ve Medyadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Lütfü Türkkan, bir cevap yollamış bana.
*
Şöyle diyor:
“Sayın Ahmet Hakan. Sayın Muharrem İnce’nin bizden daha fazla dikkat çekmesinden rahatsız olmadığımızı bilmenizi isteriz. Aksine medyanın tüm adaylara eşit mesafede olmasından yanayız. Burada sizin üzerinde durmanız gereken konu şu olmalı: Genel Başkanımız Meral Akşener, bugün itibariyle 72 il mitingini tamamlamakta olmasına rağmen medyanın neden görmezden geldiğidir.”
*
NOT: Ben kıyaslamayı Muharrem İnce üzerinden yaptım. Unutmayalım ki Muharrem İnce de medyanın kendisine yer vermediğinden şikâyetçi... Medyadan şikâyetçi olan İnce, dikkat çekmeyi başarabiliyorsa... İYİ Parti de başarabilir. Söylemek istediğim buydu.
ANINDA BLOKLUYORUM
- İngiltere’deki kraliyet düğünüyle ilgili yorum yapanları...
- Beş yıldızlı otellerin renksiz, ruhsuz endüstriyel iftarlarından fotoğraf paylaşanları...
- Alçakça bir darbe olan 27 Mayıs’a hâlâ “devrim” falan diyerek selam çakanları...
- Siyasi olarak hep yanlış analizler yaptıkları halde hâlâ üstten üstten analizattıranları...
BİR ÖZÜR, BİR AÇIKLAMA
- SOLOTÜRK: Yetkililer açıkladılar. Dediler ki: “Türk Hava Kuvvetleri’ne bağlı Solotürk’ün bazı gösteri uçuşlarının iptal edilmesi ile Muharrem İnce arasında en küçük bir bağlantı bile yoktur. İptaller, çok önceden planlanmıştı”... Konuyla ilgili yaptığımı yorumu geri çekiyor, yetkililerden özür diliyorum.
*
- YENİ HAVALİMANI: “Yeni havalimanında yurtdışına gidecek yolculardan 20 Euro ilave para alınacağına dair iddialar var” demiştim. Bu konuda yetkililer açıklama yaptılar. Söyledikleri şu:“20 Euro, yurtdışına çıkış yapacak yolculardan alınacak meblağdır. Tüm dünya havalimanlarında yolcuya verilen hizmetlerin karşılığında böyle bir ücret alınır. İlave ücret söz konusu değildir.”
