CiddiGazete- Salgın sürecinin birinci yılına yaklaşırken yeni kontrollü normalleşme sürecinde, her ilde eğitim faaliyetlerinin başlangıcına ilişkin yapılan açıklamalar sonrasında SODİMER Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan eğitim sürecinin sağlıklı bir biçimde başlaması ve sürdürülmesine yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Eğitimci Eraslan'ın önerileri şöyle:

- Pandemi sürecinin her ilde farklı biçimlerde ve yoğunlukta seyrediyor olması yüz yüze eğitime dönüş sürecinde farklılıklar yaşanmasına neden olacak. Artık her öğretmenin ve öğrencinin en önemli ihtiyacı olan yüz yüze eğitime geçiş süreci öğretim kademeleri ve il bazında farklılık gösterecek. Bu nedenle her ilin kendi eğitsel sistemini oluşturması ve yönetmesi gerekecektir. Yeni kontrollü normalleşme sisteminde eğitim yönetimi her zamankinden daha önemli bir hal alırken, valilerin ve il milli eğitim müdürlerinin de performansı bu süreçte belirleyici olacaktır.

- Coronavirüs pandemisi ortaya çıktığı ilk günden itibaren hızlı bulaş etkileriyle bireylerin hayatında ani değişikliklere neden olmaktadır. Ancak eğitim süreci son derece hassas bir noktadadır. Bu nedenle bu hızlı değişikliklerin eğitim süreçlerinde yaşanmaması için gerekli sağlık önlemleri ve kontrolleri ile birlikte eğitsel planlamaların dinamik, esnek ancak sert geçişlerin yaşanmayacağı bir biçimde planlanması gerekmektedir.

- Ülke genelinde okul öncesi, ilkokul, 8. Sınıf ve 12. Sınıf öğrencilerinin eğitime dönmesi planlanırken düşük riskli illerde ortaokul kademesinde de yüz yüze eğitime başlanması planlanmaktadır. Bu durum ise aynı kademedeki öğrencilerin farklı eğitim sistemlerine tabii olması anlamına gelmektedir. Bu öğrenciler arasında fırsat eşitliğini sağlamak ve eğitim kalitesini belirli bir düzeyde tutabilmek oldukça önemlidir. Bu nedenle yüz yüze eğitime devam edemeyecek öğrencilerimiz için dijital eğitim içeriklerinin ve uygulamalarının önemli düzeyde geliştirilmesi ve arttırılması gerekecektir. Bununla beraber koronavirüs risk haritasında yüksek ve çok yüksek riskli olarak belirtilen illerde bu durum aynı şekilde devam ederse bu illerimizde yaşayan öğrencilerin eğitsel ve sosyal olarak geride kalacağı göz önünde bulundurularak yeni çözüm stratejileri geliştirilmelidir.

- Pandemi sürecinde koronavirüs ile birlikte eğitim süreçleri de mustasyona uğramıştır. Bu mutasyona uğramış öğrenme-öğretme stillerinin belirlenmesi, analiz edilmesi ve uygun öğretim programları kapsamında şekillendirilmesi gerekmektedir.

- Pandemi sürecinde öğrenciler dijital eğitime devam etmiş olsa da yüz yüze öğrenmenin ve öğretmenle aynı sınıfı paylaşamamanın bir sonucu olarak her kademedeki öğrencide birtakım öğrenme kayıplarının ve eksikliklerinin yaşandığı su götürmez bir gerçektir. Bu nedenle yeni kontrollü normalleşme sürecinde öğretim programlarının öğrenme kayıplarının belirlenmesi ve giderilmesine dönük olarak yeniden yapılandırılması gerekmektedir. Ders içerikleri ile birlikte diğer tüm eğitsel ve sosyal ortamlara yönelik rehberlik programlarının yapılandırılması ve geliştirilmesi eşit ölçüde önem taşımaktadır. Bu nedenle yeniden yapılandırma sürecinde her alanda uzman eğitimcilerden destek almak son derece önemlidir.