Bilkent Üniversitesi İktisat Bölüm Başkanı Prof. Dr. Refet Gürkaynak, Merkez Bankası Murat Çetinkaya’nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla görevden alınması ve yerine Murat Uysal’ın getirilmesini değerlendirdi.

Merkez Bankası’ndaki görev değişikliği kararının piyasaların kapanmasından sonra, cumartesi gününün ilk saatlerinde duyurulmasına dikkat çeken Gürkaynak, “Yapılan iş, memleketin hayrına iş değildir. Sadece Türkiye değil uluslararası piyasaların da kapanmasını bekleyip sonra Merkez Bankası başkanını görevden almak, yapanın da bunun hayırlı iş olmadığını bildiğini gösterir” yorumunda bulundu.

YAPAN DA BİLİYOR!

Kişisel Twitter hesabından yaptığı değerlendirmede Gürkaynak, 12 maddede yaşanan değişikliği şöyle yorumladı:

“Merkez Bankası başkanının görevden alınması hususunda şunları arz etmek isterim:

1. Mesele kimin gidip kimin geldiğinden bağımsızdır.

2. Yapılan iş, memleketin hayrına iş değildir.

3. Sadece Türkiye değil uluslararası piyasaların da kapanmasını bekleyip sonra Merkez Bankası başkanını görevden almak, yapanın da bunun hayırlı iş olmadığını bildiğini gösterir.

4. Merkez bankalarının yapmaya kadir oldukları bir iş var: Enflasyonu kontrol etmek. Hızlı büyüme sağlamak merkez bankası eliyle yapılabilecek iş değildir.

5. Merkez bankalarına geçici büyüme için para politikası yapma baskısı gelir ve biat ederlerse iki işi de yapamazlar.

Burası Çokomelli:

6. Teorisini çok iyi anladığımız ve uygulamada da gördüğümüz gibi, merkez bankaları işlerini ancak kamuoyu ne yapmaya çalıştıklarını anlayıp buna güvenirse yapabilirler.

7. Enflasyon ancak enflasyon beklentileri kontrol edilirse düşürülebilir. Yüksek enflasyon bekleyenler yüksek maaş artışı, satış fiyatı artışı ister, bu enflasyon yaratır. Enflasyonu kontrol etmekle sorumlu bağımsız merkez bankası güven tesis edip beklenti kontrol etmek için var.

8. Bağımsızlığın koşullarından biri para politikası yapanların siyasi baskıya maruz kalmadan işlerini yapmaları. Para Politikası Kurulu (PPK) üyelerinin görevden alınamamalarının kanunda olması bu nedenle.

9. Benim de yazarlarından olduğum 2010 JEEA makalesi göstermişti ki, İngiltere Merkez Bankası 1992'den beri enflasyon hedeflemesi yaptığı halde, operasyonel olarak Hazine'ye bağlıyken işini yapamıyordu, 1997'de bağımsızlığını kazanınca enflasyon beklentilerini kontrol edebildi.

10. Bugün en azından kağıt üzerinde bağımsız olan MB'yi açıkça tekrar hükümete bağlandı, artık işini yapmasını bekleyemeyiz.

11. Kambiyo kontrolü gibi felaket beklemiyorum ancak önce yine kurun yükseldiğini, ardından yine enflasyonun daha da yükseldiğini göreceğiz.

12. Bu günler de geçecek, geçiyor. Geçtiği zaman Cumhuriyet Merkez Bankası'nın PPK'nın altındaki kadrolarında hala çok kalifiye merkez bankacılar olduğunu, bu ülkenin en iyi iktisadi analiz kapasitesini haiz kurumu olduğunu, enflasyonu kontrol etmeye kadir olduğunu hatırlayınız.”