CiddiGazete- AKP'nin "Faiz neden, enflasyon sonuç" tezinde, politika faizi yüzde 14'e indiği halde enfasyon yüzde 61'e çıksa da ısrar sürüyor. Türk Lirası tasarruflarda ortaya çıkan 47 puan negatif faizin kur üzerinde yarattığı sorunları önce Kur Korumalı Mevduat'la çözmeye çalışan hükümet şimdi de enflasyon korumalı tasarruf ürünü ile çözme çabasında. Ekonomistlere göre 1990'ların süper bonosuna benzeyen yeni ürünlerin yükü de Hazine'ye binecek.

Enflasyonun makul seviyelere inmesini Aralık ayındaki baz etkisine bırakan Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, önceki gün yaptığı açıklamada enflasyonu düşürmek için çalışmalar yaptıklarını belirterek, "Enflasyon korumalı yeni ürünler üzerine çalışıyoruz" demişti.

ABD, Almanya gibi ülkelerin faiz artırımı kararı aldığı ve küresel risklerin arttığı bir dönemde gerçek reformlar yerine başarısı meçhul yeni ürünlerin çare olamayacağını belirten ekonomistlere göre bu işin sonu 1994'te yüzde 400 faiz imkanı sunan süper bonoya kadar gidecek."

"HAZİNE’Yİ İFLASA SÜRÜKLER"

TÜİK'in yüzde 61.14 olarak açıkladığı enflasyonu yüzde 142 olarak ölçen Enfasyon Araştırma Grubu'nun (ENAG) kurucusu Prof. Dr. Veysel Ulusoy, enflasyona endeksli faiz veren bir mevduat ürününün felakete yol açabileceğini belirtti. "Bu süper bono niteliğinde bir ürün olacaktır" diyen Ulusoy, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Seçime yakın 'faiz artırmadık ama süper bonomuz var' diyecekler. Bu 'felakete gidiyoruz ama görmesinler' demek gibi bir şey. Makro ekonomik kararlar siyasetin bir oyuncağı olduğu için doğrudan faiz artırmak yerine böyle ucu açık faizler öneriliyor."

KUR ATAĞINA ÖNLEM

Yeni ürünün süper bononun bir türevi olduğunu söyleyen bir diğer isim ise Evren Devrim Zelyut oldu. Fed'in faiz artırım kararı ile gelmesi muhtemel dolar atağını önlemek için atılan bir adım olduğunu söyleyen Zelyut da şöyle konuştu:

"Enflasyonu ortadan kaldırmadan kuru tutmak için yapılan bu hamleler, teknik olarak süreci Hazine'nin iflasına kadar götürebilir. Ama AKP'nin umrunda değil. Çünkü AKP sadece seçime kadar kuru stabil tutma derdinde. Türk hazinesini teknik iflasa götürecek bir duruma dahi razı olmuş bir çaresizlik içinde."

"FAİZ İNADI SÜRÜYOR"

Bu mevduata para yatıranların da zarar edeceğini belirten ekonomist Duran Bülbül ise şu yorumu yaptı:

"Bu üründe mevduata normal faizin üzerine enflasyon farkı kadar da getiri garantisi veriliyor. Ama resmi enflasyonun dizginlenmiş rakamlar olduğunu herkes biliyor. Yani iktidar temmuzda enflasyonu yüzde 70 olarak açıklayacak ama herkes gerçek enflasyonun yüzde 140 olduğunu bilecek. Yani bu mevduatla alınacak fark, gerçek enflasyon zararını karşılamayacak. Bir de bu ürünü bu kez yıl sonuna kadar vadeli olarak uygulayıp yıl sonunda baz etkisiyle düşen enflasyona odaklayabilirler.Hükümet bu gibi ürünlerle günü kurtarmaya çalışıyor."

Kur Korumalı Mevduat ile dolar, YUVAM ile altın, yeni enstrüman ile de TL birikimleri kontrol altına alınmaya çalıştığını söyleyen Prof. Dr. Taner Berksoy ise "Ekonomi yönetimi her gün bir söz değiştiriyor ama TL'deki değer kaybı ile ekonominin stagflasyonunu engellemeye çalışıyorlar. Faiz artırmama inadı bu tarz enstrümanları çoğaltacak" dedi.

Bu gibi ürünlerin hükümetin günü kurtarma projeleri olduğunu söyleyen Prof. Dr. Erinç Yeldan da şöyle konuştu:

"Yandaş şirketlere rant aktarmaya, ekonomik başarısızlığı örtmeye yönelik projelerden birisidir. Bunun maliyeti de yurttaşa ve gelecek nesillere borç olarak yükleniyor. Verdiği faiz oranları süper bonoyu hatırlatıyor ama o zamanlar sistem işlemiyordu, şimdi işleyen sistemi bozduk."

Kaynak: Cumhuriyet