İsmail Ok, MHP'den istifa edip İyi Parti'ye geçti.

Bütün arkadaşlarımız alkışladı.

İsmail Ok, İyi Parti'den de istifa etti.

Bütün İyi Parti, milletvekilliğinden de istifa etmesini istedi.

İsmail Ok, yeniden milletvekili olmak istedi, oldu.

İsmail Ok, belediye başkanı olmak istedi, aday gösterildi.

İsmail Ok, Genel Başkan Yardımcısı olmak istedi, oldu.

Kısacası ne istediyse oldu.

İsmail Ok ne istiyorsa onu olurken susan kim varsa, bugün İsmail Ok'a sallamaya başladı.

Bu kadar basiretsizdi de, istediği her şeyi olurken neden ses etmediniz diye sormadan edemiyor insan.

Bütün bunların aslında tek bir sebebi var. O da şu: Fikir olmayınca, dağılmak mukadder oluyor.

İnsanları bir arada tutan, kan kusup kızılcık şerbeti içmelerine sebep olan, fedakarlıkta sınır tanımamalarını sağlayan şey elbette fikirdir.

Fikir yoksa kavga kaçınılmaz olur.

İyi Parti'nin bir türlü toparlanamamasının esas sebebi de odur.

Nedir İyi Parti? Milliyetçi mi? Demokrat mı? Muhafazar mı? Ülkücü mü? Liberal mi? Yoksa hepsi birden mi? Yani hiçbir şey mi?

Türk siyaseti bir gelişmeyi daha İyi Parti sayesinde not etti:

Partinin resmi bir fikri yoksa, o partiyi kuranların fikirleri ile gemi yüzmez. Fikirsiz bir parti, her fikirden insanı bünyesine katarak vatandaşı değil; ancak kendisini kandırır. Ta ki tarihe gömülene kadar.