Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, önceki gün AK Partili bazı milletvekilleri ile bir araya gelerek ekonomik gelişmelere yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Edinilen bilgilere göre Bakan Albayrak; Türk ekonomisine yönelik saldırıların 2013'te Gezi olayları ile başladığını, 17-25 Aralık yargı darbesi ve 15 Temmuz darbe girişimini ile devam ettiğini hatırlattı.

2020'DE KRİZ UYARISI

Albayrak, ABD ile Türkiye arasındaki ilişkilerde yaşanan olumsuzlukların da ardından, sıkıntıların geride kaldığını söyledi. Albayrak, Türkiye'nin dinamik ve genç nüfusu, coğrafi stratejik konumu, büyük iç pazarı ve güçlü alt yapısıyla yüksek bir potansiyele sahip olduğuna dikkat çekerek, “2020'de yeni bir küresel durgunluk bekleniyor, ama biz zor süreci geride bıraktık. Önümüzdeki dönem bizim için daha iyi olacak. Ekonomimizi sıkıntıya uğratmaya dönük oyunlara karşı önlemlerimizi aldık. Yeni dış şoklara da hazırlıklıyız” ifadelerini kullandı.

"BU ŞARTLARDA BU KADAR"

Albayrak, enflasyon konusunda da “Bu şartlarda ancak bu kadar geriledi. Önümüzdeki süreçte önlemlerimizi almaya devam edeceğiz. Faizler konusunda da bankacılarla konuşa konuşa ancak bu seviyeye geldik. Ama hâlâ çok yüksek. Onlar da kârlılık açısından bakıyorlar sonuçta. Daha da aşağı çekilmesi için girişimlerimiz sürecek” değerlendirmesini yaptı.

“DEMİREL'İN YAPTIĞINI YAPMAYIZ”

Bakan Albayrak, kamu çalışanlarına 3.600 ek gösterge ve emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili talepler hakkında “Biz Demirel'in yaptığını yapmayacağız. İmkânlarımız ortada. Erken emeklilik diye bir şey gündemimizde yok. 3.600 gösterge konusunda, sağlık hizmetleri, emniyet ve öğretmenlerle ilgili bir değerlendirme yapılıyor ama bir bakıyorsunuz, tüm kamu personeli için talep ediliyor. Bu olmaz. Ben doğru bulmuyorum. Cumhurbaşkanımız talimat verirse, gereğini yaparız” diye konuştu.

“10 KİŞİYLE GİTMEYİN”

Yönetim sürecinde yaşanan bir sıkıntıdan da bahseden Bakan Albayrak, “Milletvekili arkadaşlarımızdan, örneğin ‘yolumuz yarım kaldı, şu yatırım bir türlü bitmiyor' gibi talepler geliyor. Ben Maliye Bakanı olarak bütçeyi ilgili bakanlıklara veriyorum. Bunun nasıl kullanılacağı artık onların inisiyatifinde. Öncelikleri onlar belirliyor. Ama bakıyorsunuz ‘Maliye Bakanlığı ödenek vermiyor' diye konuşuluyor. Burada bizim bakanlığın yapacağı bir şey yok. O zaman ilgili Bakanlık, başka şeylerden kısarak diğer eksiklikleri tamamlasın. En verimli şekilde kullansın bütçesini. Kötü adam ben oluyorum” şeklinde yakındı.

İçinde bulunulan süreçte, acı bir reçete varsa bunu hep beraber üstleneceklerini vurgulayan Albayrak, şöyle devam etti:

“Mesela ben, kendi bakanlığımda gerekli adımları atıyorum. Personelin yurtdışı görevlendirmelerine sınırlama getirdik. Bunu tüm bakanlıklar yapmalı. Yurtdışında bir toplantı oluyor, bakanlık adına 10 kişi gidiyor, binlerce liraya mal oyuyor. Hâlbuki, bizim dış temsilciliklerimizde hemen hemen tüm bakanlıklarla ilgili ateşeler var zaten. Onlar yürütebilir...”

(Yücel Kayaoğlu - Türkiye Gazetesi)