CiddiGazete

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde basın danışmanlığını yapan, Anadolu Ajansı’nın eski Genel Müdürü, gazeteci, yazar Kemal Öztürk, geçtiğimiz günlerde Çağlar Cilara’ya röportaj verdi.

Öztürk’ün röportajda sarf ettiği, “Bugün bağımsız ve özgür gazetecilik yaptığını söyleyen arkadaşlarımız, ben istemeden ertesi günün gazete manşetini bana gönderiyordu, 'Uygun mudur' diye soruyordu ve öyle yayınlıyordu” sözleri medyada büyük yankı uyandırdı.

KARAHASANOĞLU’NDAN TEPKİ

Kemal Öztük'e önce Yeni Akit Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu tepki gösterdi.Öztürk’e manşetleri yollamadıklarını söyleyen Karahasanoğlu, “Ben de diyorum ki, “Biz, manşetleri sana yollamadık. Ama sen, yayınlanmış manşetleri alıp, Erdoğan’a düşmanlık edenleri sevindirmek için, bize ceza verilmesine destek oldun” dedi.

AHMET HAKAN’IN YAZISI

Ardından tartışmaya Hürriyet gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan dahil oldu.

Ahmet Hakan, Kemal Öztürk’ün sözlerine karşılık olarak şunları yazdı:

“AA’nın eski genel müdürü, Bülent Arınç’ın eski danışmanı, Başbakanlık eski danışmanı, Yeni Şafak’ın eski yazarı olan Kemal Öztürk, şu sıralar alternatif medya alanında kendisine alan açmaya çalışıyor.

İyi işler de yapıyor.

İşte bu Kemal Öztürk, önemli makamları işgal ettiği zamanlarla ilgili bir ifşada bulunmuş.

Başbakan’ın danışmanıyken hiç istemediği halde gazete manşetlerinin kendisine gönderilip...

“Uygun mudur?” diye sorulduğunu söylemiş.

Kimmiş bu “Uygun mudur” diyerek gazetelerinin manşetlerini kendisine gönderenler?

İsim vermiyor Kemal Öztürk.

Daha da önemlisi... “Uygun mudur” diye manşet gönderen gazete yöneticilerine ne cevap verdiğini de söylemiyor.

Yani karşımızda iki eksikli bir ifşa var.

Eksiksiz bir ifşa cesarettir.

İki eksikli ifşa ise çöptür!”

KEMAL ÖZTÜRK’ÜN HAKAN’A CEVABI

Bu tartışmanın üzerine Kemal Öztürk, Ahmet Hakan’a Twitter üzerinden cevap verdi. Öztürk, “Ahmet Hakan “isim açıklamak cesaret ister” diye yazmış bana. Bir isim açıklayayım: Çalışma arkadaşları işten çıkarıldığı için CESURCA itiraz eden ve @Hurriyet genel yayın yönetmenliğinden istifa eden adamın adı Vahap Munyar’dır. Cesaret gösterilecek yeri karıştırmamak lazım!” mesajını paylaştı.

FATİH ALTAYLI DA ‘AÇIKLA’ DEDİ

Son olarak tartışmaya Habertürk yazarı Fatih Altaylı da katıldı. “Ne Vahap’ın cesaretinin arkasına saklan ne de Ahmet Hakan’ın cesaretsizliğini” diyen Altaylı “Açıklayın Kemal Öztürk Bey” başlıklı yazısında şunları kaydetti:

“Kendisini önce TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın basın ya da modern adıyla iletişim danışmanı olarak tanıdık.

Ardından Başbakan Erdoğan’ın basın danışmanlığı görevine getirildi.

Bu görevi en kısa süre yapan isim oldu muhtemelen.

Oradan ayrılıp Anadolu Ajansı’na genel müdür oldu. Bu görevi yaklaşık 3 yıl sürdürdükten sonra oradan da ayrıldı ve köşe yazarı olarak gazeteciliğe döndü.

Bahsettiğim kişi Kemal Öztürk. Birkaç gün önce, Başbakanlık Basın Müşaviri olduğu dönemle ilgili bazı açıklamalarda bulundu.

Dedi ki, “Bugün çok bağımsız ve çok özgür gazetecilik yaptığını söyleyen arkadaşlarımız, o zamanlar gazete yönetiyorlardı. Ve ben istemeden, ertesi günün gazete manşetlerini bana gönderiyorlardı. ‘Uygun mudur’ diye soruyorlar ve öyle yayınlıyorlardı.”

Kelimesi kelimesine bunu dememiş olabilir ama sözlerinin meali buydu.

Okudum ve kızdım.

“Böyle açıklama mı olur kardeşim. Bir sürü insanı töhmet altında bırakıyor. Böyle bir şeyi söylüyorsan bunun kim olduğunu da açıklayacaksın” diye düşündüm.

Bunu yazacaktım ama Ahmet Hakan aynı şeyi düşünüp yazdı.

Haklıydı yazdığında. O da şöyle dedi: “İsim vermiyor Kemal Öztürk. Daha da önemlisi... ‘Uygun mudur’ diye manşet gönderen gazete yöneticilerine ne cevap verdiğini de söylemiyor” diyen Hakan, Öztürk’e “Karşımızda iki eksikli bir ifşa var. Eksiksiz bir ifşa cesarettir. İki eksikli ifşa ise çöptür!”

Yüzde 90 doğru. Doğru olmayan yüzde 10 ise “çöp” kelimesi.

Çöp değildir.

Günahsız insanların da aralarında bulunduğu bir kalabalığın üzerine boşaltılmış bir vidanjördür.

Ahmet Hakan bunu yazınca Kemal Öztürk sözde bir yanıt verdi.

Bomboş bir yanıt. Vahap Munyar’ın arkadaşlarının kovulması üzerine istifa etmesini cesaret olarak gösteren ve Ahmet Hakan’ın istifa etmeyip, Munyar’dan boşalan koltuğa oturmasına gönderme yapan “Vahap Munyar’ınki cesarettir” diyen bir yanıt. Yahu Kemal Bey kardeşim, Ahmet Hakan’ın tavırsızlığından ve cesaretsizliğinden sana ne, bana ne!

Sen cesur ol, sen.

Kimmiş o sana manşet yollayıp uygun mudur diye soranlar açıkla.

Vahap Munyar değildi herhalde.

Peki kimdi!

Söyle de herkes bilsin.

Cesur ol da millet senin attığın pisliğin altında kalmasın.

Açıkla sana manşet soranları.

Bir veya birkaç isim.

Her kimse.

Ama açıkla.

Vahap Munyar'ın cesareti kendine.

Seninki de var ise sana.

Ne Vahap’ın cesaretinin arkasına saklan ne de Ahmet Hakan’ın cesaretsizliğinin.”