CiddiGazete

İstanbul’da kaçak yapılaşmaya karşı başlatılan mücadele, bu kez bir dönem AKP’nin en çok tartışılan isimlerinden, merhum Kemal Unakıtan Ailesi’ni vurdu.

Kaçak olduğu için geçmişte tartışma konusu olan ve daha sonra imar artışıyla yasal hale getirilen Unakıtan Ailesi’ne ait villada dün yıkım gerçekleştirildi.

Yıkımın ardından Kemal Unakıtan’ın eşi Ahsen Unakıtan, Üsküdar Belediyesi’ne tepki gösterdi.

Unakıtan, polis ve zabıta nezaretinde yapılan yıkım için “Burada 80 tane koruma beni tartakladı. Omuzlarımdan tutarak beni tartakladılar. Bu zulüm son bulmalı” diye isyan etti.

2006’DA ‘KAÇAK’ STATÜSÜNDEN ÇIKARILMIŞ VE 3 VİLLA YAPILMIŞTI

Merhum Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Küçükçamlıca’da bahçe olarak aldığı 2 bin 210 metrekarelik araziye ilk villasını 7 Aralık 1983’te yaptı.

Yaklaşık 13 yıl sonra 1998’de ise ikinci villayı inşa etti.

Kemal Unakıtan ve Ahsen Unakıtan

Ancak 1991’de arsanın da bulunduğu bölge doğal SİT alanı ilan edildiği için sonradan yapılan villa kaçak statüsüne girdi.

İlk villanın 1999 depreminde zarar görmesi, ikinci villanın da kaçak olması nedeniyle Unakıtan, 2005 yılında villalarını yıktı.

Unakıtan’ın parseline 2006 yılında Üsküdar Belediyesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve 3 No’lu Tabiat Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu’nun kararıyla üç villa yapılabilmesi yolunda izin çıktı.

Bunun üzerine Unakıtan, araziye aynı yıl üç villa yaptırdı. Aradan geçen 13 yılın sonunda dün Üsküdar Belediyesi yapı denetim ekipleri, yıkım için Unakıtanların kapısını çaldı.

Belediye ekipleri, villalardan birinin çatısını imara ve yapı ruhsatına aykırılık bulunduğu gerekçesiyle yıktı.

Ahsen Unakıtan yıkımda yaşadıklarını anlattı.

AHSEN UNAKITAN YAŞADIKLARINI ANLATTI

Yaşadıklarını anlatan Ahsen Unakıtan, villanın çatısında tadilat yaptıklarını belirterek şöyle konuştu:

“Dedik ki evi soyalım, çatıyı da yatık halden düz hale getirelim. Gelip bir ölçüm yapılmadı. Sabahın erken saatlerinde buraya 20-30 tane polis arabası, zabıta arabası yolu keserek buraya girdi.”

AKP hükümetlerinin ilk Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Erdoğan’ın en yakın çalışma arkadaşlarından birisiydi. Çocuklarıyla ilgili şaibeli işlerle akıllarda kaldı.

Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’i konuyla ilgili olarak üç gün önce ziyaret ettiğini ifade eden Ahsen Unakıtan şunları söyledi:

- Yıkım kağıdı getirip kapıya yapıştırmışlardı. Kendisine anlattım. Hilmi Türkmen ‘Bakan'ın emri var, İstanbul'da binalar uygun değilse yıkılacak. Biz de uygun olmayan binaları havadan izliyor ve yıkıyoruz’ dedi. Fakat Bakanımız ben yalıtım yapmak için 40 senedir oturduğum evimi bir tamirata soktuysam ‘Git o binayı yık' demiyor. Ben bunu Hilmi Türkmen'e izah ettim.

- Komşu binaların hepsi uygun yapılmış olup da 40 yıl önce yaptığım evin çatısını düzeltiyorum diye benim çatımı nasıl yıkarsın? Önce bana diyeceksin ki ‘Bunu düzelt.'

- Ben bunu üç günde sökemem ki, üç günde düzeltemem ki. Buraya bu kadar masraf yapmışım bu zor günde. Bana bir ay müsaade edeceksin. Bir ayda yıkılsa burası bunun Hilmi Türkmen'e, Üsküdar Belediyesi'ne ne zararı var?”

“TARTAKLADILAR” İDDİASI

Ahsen Unakıtan sözlerini şöyle sürdürdü:

- Eşim rahmetli Kemal Unakıtan, gönül insanıydı. Gece üç buçuğa kadar kapısı açık olurdu. Bir kişiye de ona zulüm yapacak bir davranışta bulunmadı. Recep Tayyip Erdoğan'la 2-3 devre belediyeyi idare etti. 1 kuruş almadan, belediyenin lojmanında oturmadan.

- Ankara'ya davet ettiler, ekonomiyi düzeltsin diye, gitti. İngiltere şilt verdi. ‘Faizleri düşürdünüz, bütçeyi Atatürk'ten sonra siz denk hale getirdiniz, enflasyonu indirdiniz’ diye.

“AHDE VEFA YOK MU”

- Doğu'da, Güneydoğu'da Köyişleri işe yaramıyor. Bütün her yere kuyu açtı, su götürdü. Böyle bir rahmetlinin eşi bu memlekete emanet. Buna ‘Ahde vefa' yok mu?

- Gelip benim apar topar 40 yıllık duvarımı, çatımı yıkıyorsun. Ben şu an rapor almaya gidiyorum. Ayağıma taş düştü. Burada 80 tane koruma beni tartakladı. Omuzlarımdan tutarak beni tartakladılar.

“BU ZULÜM SON BULMALI”

- Bu zulüm son bulmalı. Bir işçinin kafasına taş düştü, yaralandı. İnsanları itibarsızlaştırma son bulmalı.

- Devlette, kurumlarda, belediyelerde insan içindir. Bu görevler geçicidir. Aslolan 50 tane korumayla değil tek başına sokakta yürüyebiliyor musun? Sana herkes gülerek bakıyor mu?

- Birbirimizi sevelim. Namaz kılan arkadaşlarıma da bunu söylüyorum. ‘Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız' Hadis bu.

“CUMHURBAŞKANININ ETRAFI ZIRHLA ÇEVRİLİ”

- Benim hiçbir zaman Cumhurbaşkanı’na ulaşma gibi bir durumum olmadı. Çünkü etrafını öyle bir zırh sarmış ki... Ben kendisini severim. 1970 yılından beri tanırım.

- Eşim SEKA müdürüyken kendisini vazifeye davet etmişlerdi. Fakat etrafı bugün zırhla çevrili. Hiçbir şekilde ulaşamıyorum. Ne korumasına ne kendisine. Ne de kendisi açıp ‘Ahsen yenge nasılsın?' diyor. Ben nasıl ulaşayım nasıl söyleyeyim? Zaten Üsküdar Belediyesi AK Parti'nin belediyesi.

“İKİDEN FAZLA İKTİDAR DA KİM OLURSA OLSUN KALMASIN”

Siyasi mesajlar da veren Ahsen Unakıtan, “Her şeyde bir hayır vardır ama bütün herkesin söylediği ‘Türkiye'de artık bir sistem kurulsun.' Bunu hiçbir parti yapamadı maalesef. İki dönem için Batı'daki gibi gelinsin. İki devre vatana millete hizmet yapılsın” dedi.

Ahsen Unakıtan sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu bir bayrak yarışıdır. İkiden fazla iktidarda kim olursa olsun kalmasın. Buradan bir vesileyle bütün partilere sesleniyorum. İnsan odaklı olun. 7'den 70'e herkese. Bugün yukarıdan bakın, İstanbul taş yığını. Ama içinde oturan bir insanın 40 yıllık evinin duvarı yıkılmaz. Bu bir zulümdür, zalimce davranıştır.”

ÜSKÜDAR BELEDİYESİ’NDEN AÇIKLAMA

Üsküdar Belediyesi’nden yapılan açıklamada ise “Söz konusu villada kanuna aykırı yapılaşma vardı. Kendisine (Ahsen Unakıtan) tebligat gönderilmiş. Uyulmadığı için de yıkım işlemi gerçekleştirilmiş” denildi.

Belediye yetkilileri Ahsen Unakıtan’ın “Zabıta beni tartakladı” iddiasını ise reddetti.

Kemal Unakıtan ve Ahsen Unakıtan

“RABBİM CLEVELAND” DEDİ

Ahsen Unakıtan’ın ismi kamuoyunun hafızasına 2009 yılında eşi Kemal Unakıtan’ın tedavi gördüğü ABD’de sonrası yaptığı açıklamayla kazınmıştı.

Ahsen Unakıtan, eşi Kemal Unakıtan’ın ABD’de tedavisine nasıl karar verdiklerini, “Ya Rabbi, bu nerede iyi olur, dedim. İçime Amerika’da Cleveland yazdı? diye anlatmıştı.

KEMAL UNAKITAN 2006’DA AÇIKLAMA YAPMIŞTI

Unakıtan 2006 yılında villalarıyla yapılan eleştirilere şöyle cevap vermişti:

- Ben ve ailem, yakın bir zamanda Çamlıca’ya yerleşmiş değiliz. Bahse konu yerde 23 yıldır ikamet etmekteyiz. Söz konusu gayrimenkulü iktisap ettiğimiz 1981-1982 yılında bölge doğal SİT alanı olmadığı gibi o zaman geçerli olan imar planına göre de yüzde 25 inşaat izni bulunmaktaydı.

- Buna göre, bu arsa üzerine 4 villa ya da 16 daireli bina inşaatı yapma hakkı bulunmaktaydı. Ancak ben bunun yerine sadece ruhsatlı tek bir ev yaptırdım. Bunun yanına 8 yıl önce de ikincisini yaptırdım.

- Sonradan burası 1991 yılında doğal SİT alanı ilan edilmiş ve 1998 yılında da SİT alanının sınırları genişletilmiştir.

- Görüldüğü üzere, konutumu yaptırırken ve ikamet ederken bölge doğal SİT alanı değildir, sonradan doğal SİT alanı ilan edilmiştir. Bunun sonucu olarak da bölgenin imar planları geçersiz hale gelmiştir.”

KEMAL UNAKITAN KİMDİR?

Kemal Unakıtan, 14 Şubat 1946 tarihinde Edirne’nin Süloğlu ilçesine bağlı Domurcalı köyünde dünyaya geldi.

İlk, orta ve lise öğrenimini Edirne’de tamamlamasının ardında 1968 yılında Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nden (Bugünkü adıyla Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi) mezun oldu.

Sonrasında Türkiye Cumhuriyeti Maliye Bakanlığı'nda Hesap Uzmanı olarak göreve başlayan Unakıtan, Türkiye Selüloz ve Kağıt Fabrikaları A.Ş’da (SEKA) genel müdür muavinliği ve 1976-1978 yılları arasında SEKA genel müdürlüğü görevlerini üstlendi.

Ayrıca özel sektörde de çalıştı; çeşitli sanayi kuruluşlarında, finans kurumlarında (Albaraka Türk Finans Kurumu), dış ticaret şirketlerinde Genel Müdürlük, Yönetim Kurulu üyeliği ve Yöneticilik yaptı.

Siyasi yasağı bulunan Recep Tayyip Erdoğan’ın talebiyle onun yerine aday olarak 2002 Türkiye Genel Seçimleri’nde AKP İstanbul milletvekili olarak TBMM’ye girdikten sonra Abdullah Gül tarafından kurulan 58. Türkiye Hükûmeti’nde Maliye Bakanlığı görevine getirildi.

Erdoğan’ın Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nı Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener’den alarak, kendisine bağlamasıyla özelleştirmenin de patronu oldu. Gül’ün istifa etmesinin ardından Erdoğan tarafından 14 Mart 2003’te kurulan 59. Türkiye Hükûmeti’nde Maliye Bakanlığı görevini sürdürdü.

2007 Türkiye genel seçimlerinde AKP’den Eskişehir milletvekili seçilerek meclise tekrar giren Unakıtan, Erdoğan tarafından kurulan 60. Türkiye Hükûmeti’nde de Maliye Bakanı olarak görev aldı ancak 1 Mayıs 2009 tarihinde yapılan bir kabine değişikliği sonucu bu görevini Mehmet Şimşek’e devretti.

2005 yılında besin zehirlenmesi yaşayıp vücudunun susuz kalması sonucu böbrekleri iflas eden Unakıtan, Kök hücre operasyonundan istediği sonucu alamamış, 30 yıllık arkadaşı ve dünürü Ali Rıza Üstün’ün kendisine bir böbreğini vermesi üzerine yeni bir operasyon daha geçirmişti.

2009 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde Koroner arter baypas ameliyatı geçirdi.

Unakıtan, 2010’lu yıllarda kalbi ve böbreğiyle ilgili sağlık sorunları yaşadı.

Unakıtan, İsrail başkenti Tel Aviv’de yer alan bir merkezde kök hücre nakli yaptırdı. 2013 yılında Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nde böbrek nakli oldu.

Unakıtan, 12 Ekim 2016 tarihinde 70 yaşında vefat etti.

Kaynak: Sözcü