CİDDİGAZETE

İstanbul Kartal'da, 6 Şubat günü 21 kişinin hayatını kaybettiği Yeşilyurt Apartmanı'nın çökmesinden sorumlu olduğu iddia edilen inşaatın teknik uygulama sorumlusu Uğur Mısırlıoğlu ile inşaat teknikeri Arzu Keleş Baran, “taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istemiyle yargılandıkları davaya devam edildi. Hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılan mimar Suzan Çayır ise bulunamadığından duruşmaya gelmedi.

Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmaya, tutuklu sanık Uğur Mısırlıoğlu cezaevinden getirilirken, tutuksuz sanık Arzu Baran ile 9 mağdur ve taraf avukatları katıldı.

Erdoğan Alemdar'ın eşi Ayten Alemdar, binanın yıkıldığı gün Arabistan'da olduğunu söyleyerek, “Olayı duyup hemen geldim. Biz orada oturmuyorduk. Eşim anne ve babasını görmek için gitti. Tadilat olsa, kolon kesilse duyardım mutlaka. Sanıklardan şikayetçiyim” dedi.

“AİLEMDEN 9 KİŞİYİ KAYBETTİM”

Arkadaşlarıyla buluşmak için saat 12 sıralarında evden çıktığını söyleyen Mustafa Alemdar'ın kızı Emine Alemdar da “Haberi aldım eve geri döndüğümde bina çökmüştü. Babam ve abim de dahil ailemden 9 kişi vefat etti. Herhangi bir tadilat sesi duymadım” diyerek şikayetçi olduğunu söyledi. Erdoğan Alemdar'ın kızı Gülşah Alemdar ise, “Babam ve iki kardeşim yıkılan binada bulunan dedem, babaannem ve amcamı ziyaret etmişlerdi. Arkadaşlarımla dışarıdayken amcamın kızı haber verdi ve öyle öğrendim. Gittiğimde enkazı gördüm” dedi.

7 AYLIK KIZI İLE ENKAZDAN ÇIKMIŞTI

Sevim Balcı “6 yıldır yıkılan binada oturuyorum. Evdeyken 7 aylık kızımla çöktük. Dairemizin içindeyken bina çöktü. Çocuğumla beraber enkazdan yaralı olarak çıkarıldım. Küçük çocuğum olduğu için hep evdeyim, kolonlarda kesme olduğunu görmedim ve duymadım. Olaydan 1-2 gün önce de sallantı duymadım” diyerek sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi.

“SUÇ OLASI KASTLA ADAM ÖLDÜRMEDİR”

Duruşmada dinlenen tanıklar ise bodrum katta tadilat olduğunu ve rutubet izlerinin bulunduğunu söyledi. Müştekilerin avukatı Ferda Aksu ise sanıkların ihmali olduğunu vurgulayarak, “Sanıklar mağdur edeceklerini öngörmelerine rağmen para kazanma saikiyle hareket ediyorlar. Olası kastla adam öldürme suçunun işlendiğini düşünüyoruz. Olayda yükümlülükleri var. Suçun nevinin değişebilmesine karşı tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep ederiz” dedi.

SAVCI ‘YENİ RAPAR ALINSIN' DEDİ

Bilirkişi heyetine inceleme yaptırılmasına karar verilmesini talep eden savcı, mağdur ve zarar görenlerin birden fazla oluşunu belirterek tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi.

Firari Suzan Çayır'ın avukatları ise tutuklamaya yönelik yakalama kararının kaldırılmasını talep etti. Arzu Baran'ın avukatı Emrah Baran ise “Bilirkişi heyetine Sürveyanlar Derneğinden de bir uzmanın eklenmesini talep ediyoruz. Müvekkilim hakkındaki yurt dışına çıkış yasağı şeklindeki adli kontrol kararını kaldırılmasını istiyoruz” dedi.

‘MÜTEAHHİTİN AÇGÖZLÜLÜĞÜ BİNAYI YIKTI'

Uğur Mısırlıoğlu'nun avukatı Coşkun Atılğan salona yazı tahtası getirerek, savunma yaptı. “Bilirkişi raporu en önemli sıkıntının betonun dayanıksızlığı olduğunu belirtiyor. 2018 yılındaki veriler baz alınıyor ancak bina 1990 yılında yapılmıştır. Bina 30 yıl sonra yıkılıyor ama 30 yıl önceki hali ile yıkılmıyor. Müteahhitin aç gözlülüğü sebebiyle yıkılıyor. Altında onlarca can ile göçmüş bir bina var. Aç gözlü babaları inşa etti. Müsaade eden de belediyeciler. Bilirkişiler hava fotoğraflarını dosyaya koyuyorlar ama 2 kaçak kattan bahsetmiyorlar. Bu insanların canlı canlı mezara girmesine neden oldular. Kaçak yapıya kim müsaade etti? Benim derdim binanın neden çöktüğünü ortaya çıkarmak. Keşke müteahhit vefat etmeseydi de burada bu insanlara hesap verseydi. Bu olayın iki faili var Mustafa ve Halim Yeşilyurt. İkisi hakkında suç duyurusunda bulunulmasını ve zorla getirilmesini talep ediyoruz” dedi.

“MÜTEAHHİT YÜZÜNDEN TUTUKLUYUM”

Sanık Uğur Mısırlıoğlu binanın müteahhitinin kendisi olmadığını, daha önce vefat eden müteahhit Hikmet Yeşilyurt'un 7-8 aydır tutuklu olmasına sebep olduğunu belirterek, “Çocuklarım ve ölmüş eşime beddua ediliyor. Ben de onlar kadar mağdurum. Suçlu olduğuma inanmıyorum” dedi.

DAVADAKİ TEK TUTUKLUYA DA TAHLİYE

Mahkeme heyeti, yurt dışına çıkış yasağı ile haftada 2 gün ikametine en yakın karakola giderek imza atmasına ilişkin adli kontrol şartıyla tutuklu sanık Uğur Mısırlıoğlu'nun tahliyesine karar verdi. Mahkeme, Suzan Çayır hakkındaki tutuklamaya yönelik yakalama kararının devamına da karar verdi. Öte yandan mahkeme, sanıkların kusur durumunun tespitine ilişkin 1 mimar, 1 inşaat mühendisi ve 1 jeoloji mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar vererek duruşmayı erteledi.