CiddiGazete- Cumhurbaşkanı seçiminin ilk turunu rakibi AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan karşısında 4.5 puan geride kapatan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 28 Mayıs için adımlarını belirlemeye başladı.

Yarışın "14 Mayıs" ayağında sağlıklı veri akışıyla ilgili ciddi tartışmalar yaşanmıştı. Ana muhalefet partisi temsilcileri, CHP'nin önde olduğu sandıklara AKP tarafından sürekli olarak itiraz edildiğini ve devamlı baştan sayım yapıldığını kaydederken, Anadolu Ajansı ilk saatlerden itibaren manipülatif veriler yayımlamıştı. Ana muhalefet partisinde ise "ıslak imzalı tutanakların geç açıklanması" krize neden olmuştu.

Seçimin ikinci tura kaldığının kesinleşmesiyle hem Erdoğan, hem de Kılıçdaroğlu, önümüzdeki 11 günlük süreçte atılacak adımları belirledi.

Sözcü'den İsmail Saymaz'ın "CHP’nin 28 Mayıs planı" başlıklı yazısı şöyle:

CHP lideri Kılıçdaroğlu, 14 Mayıs'ın siyasi faturasını Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel ile seçim kampanyasını yürüten Akan Abdula ve Ali Kiremitçioğlu'na kesti.

Adıgüzel görevi gereği seçim koordinasyonundan sorumluydu. Başında olduğu Bilgi ve İletişim Teknolojileri Merkezi (BİTEM) 2018 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçiminde çökmüş ve on binlerce sandıktan veri gelmediği için bilgi akışı kesilmişti.

Ancak Adıgüzel, bu seçimde daha iddialıydı.

Denizli'nin Pamukkale ve Sivas'ın Doğanşar ilçeleri hariç 400 kadar sandıkta görevli atayamadıklarını, bunun dışında kusursuz bir sistem kurduklarını Sözcü TV'de bana anlatmıştı.

Ne var ki 14 Mayıs'ta BİTEM'in bilgi akışı Anadolu Ajansı (AA) ve Anka Haber Ajansı'nın gerisinde kaldı.

O gece BİTEM'in verilerine dayanarak, üç kez basının karşısına çıkıp Kılıçdaroğlu'nun zaferini ilan eden İmamoğlu ve Yavaş müşkül duruma düşürüldü.

ADIGÜZEL: SİSTEMİMİZ ÇÖKMEDİ

CHP Genel Merkezi'ndeki kulis bilgilerine göre Kılıçdaroğlu, bu yüzden Adıgüzel'den istifasını istedi.

Ancak Adıgüzel'e bakarsak...

Liderinin elini rahatlatmak için kendisi istifa etti.

Dün Adıgüzel'i aradım.

"Görevden alınmadım, istifa ettim" diyor.

Sistemin kusursuz işlediğini savunarak, şöyle devam ediyor:

"Bir dakika bile durmamız, çökmemiz olmadı. Şu an elimizdeki verilerin yüzde 98.6'sının karşılaştırması yapıldı. Biz AA ile ANKA ile yarışmıyoruz. Bilgiler adım adım geliyor, ondan sonra kontrol ediliyor. Süreç ertesi gün öğleni buluyor. Niye mi ağır işliyor? Şenkaya'daki adam gece sayım bitince yatıyor, ertesi gün gönderiyor sonucu. Ya da hiç göndermiyor; ben oraya birisini gönderiyorum. İlçeye getiriyor sabah arabayla. Her okulda sorumlumuz yok. Yaklaşık 113 bin sandığın sonucunu okul önünden mobille almışım. Gerisini ilçe örgütünden... Türkiye'de, 30 bini aşkın yerde tek sandık var, köy yani. Ben verilerin yüzde 98.6'sını almışım. Ağır işlemesinin sebebi, insan faktörü."

Adıgüzel, dün Kılıçdaroğlu ile seçim toplantısına katıldığını ifade ediyor. Ancak yeniden görev alıp almama noktasında kararsız olduğunu belirtiyor.

KAMPANYA EKİBİ GÖNDERİLDİ

Kılıçdaroğlu, Adıgüzel'den sonra seçim kampanyasını yürüten Akan Abdula ve Ali Kiremitçioğlu ile de yollarını ayırdı.

Kılıçdaroğlu'nun tartışma yaratan ABD, İngiltere ve Almanya seyahatlerini planlayan ve Jeremy Rifkin'i danışmanlığa getirilmesini tavsiye eden, bu ikiliydi.

Kılıçdaroğlu, tam dokuz aydır sürdürdüğü "Sana Söz Baharlar Gelecek" temalı "suya sabuna dokunmayan" seçim kampanyasını rafa kaldırarak, 28 Mayıs'a kadar daha agresif bir dil benimseyecek.

OĞAN VE ÖZDAĞ'LA MASAYA OTURULACAK

Bir CHP'li üst düzey yetkili şunları söylüyor:

"Vatandaş güvenlik penceresinden bakıyor. ‘Ben yoksulum ve açım ama Türkiye'ye saldırıyorlar, vatanımı milletimi korurum' diye düşünüyor. AK Partililerin 'Bunlar PKK'lıdır' propagandasına inanmışlar. Bunu kırmak zorundayız."

Nasıl?

AK Parti, Hüda Par ve Hizbullah ilişkisi üzerinden vurulacak.

"Hizbullah'ı meclise soktunuz" denilecek. Hüda Par'ın “Türküm” demediği vurgulanacak.

Terör ve güvenlik politikalarıyla ilgili karşı duruş gösterilecek.

"PKK ile FETÖ ile asıl siz iç içesiniz" diye çıkış yapılacak.

"Bir tek çakıl taşımızı kimseye kaptırmayacağız" vurgusu öne çıkarılacak.

Suriyeliler ve kaçak göçmenler meselesinin altı çizilecek.

CHP'li yetkiliye sordum:

"Bunu anlatabilecek kadar vaktiniz var mı?"

"Başka çaremiz yok. Onlar 10 günde anlatırsa biz de anlatırız" diyor.

Bu durumda HDP oyu korunabilecek mi?

Şu yanıtı veriyor:

"Hem mevcut oyu koruyacağız hem de güvenlik endişesi olan vatandaşlarımızı kucaklayacağız."

Öte yandan Sinan Oğan ve Ümit Özdağ ile bir araya gelinecek. Kılıçdaroğlu, bugün- yarın Oğan'ı arayabilir. Ancak Muharrem İnce ile temas kurulması beklenmiyor.

TUNCAY ÖZKAN DA HEDEFTE

Kılıçdaroğlu'nun basından sorumlu olan başdanışmanı Tuncay Özkan'a ait olduğu iddia edilen Anka Haber Ajansı, seçim sandıkları açıldığında AK Parti'yi önde gösterdiği için muhaliflerin hedefine oturdu.

ANKA'ya olan tepki Özkan'a yöneldi.

Özkan'ın da görevden alınacağı ileri sürüldü.

Ancak o bu iddiayı reddetti.

Değer taraftan, İmamoğlu'nun kampanyanın başına geçtiği iddiaları danışmanı Necati Özkan tarafından yalanlandı.

Kılıçdaroğlu'nun kampanya için İbrahim Uslu ile görüşeceği belirtiliyor.

Kılıçdaroğlu bugünden itibaren 28 Mayıs için kollarını sıvıyor. CHP'yi terörle ilişkilendiren kampanyayı tersine çevirerek, milliyetçi seçmenin oyunu almayı planlıyor. Bu planı yürürlüğe koyarken, HDP'lileri küstürmemesi gerekiyor.