O Başbuğ idi. Belki karanlıklarda kaybolacak, belki hayata yenilecek, belki de dünya nimetlerinin peşinden koşup o yolda da yaşlanıp yitecek milyonlarca genci ülkücülük bayrağı altında toplamıştı.

O günlerde bize "Türkeşçi" dediler. Gerçekten de öyleydi. Ne demekti bu? Şu demekti: Bizim abilerimiz, ablalarımız, genel başkanlarımız olabilirdi; ancak kimse Başbuğ olamazdı. Ondan sonra geleceklerin hiçbiri onun yerini tutamazdı.

Adına ve ünvanına yakışır şekilde yaşadı ve yaşadığı gibi ayakta öldü. Cenaze töreni dahi dosta güven, düşmana korku salmaya yetti. Çünkü o Başbuğ idi.

Bir bayrağı göndere çekmiş, altına milyonları toplamıştı. O bayrağın gölgesi hepimize yeterdi, yetecekti. Çünkü bunu Başbuğ söylemişti. Kimi başka yere yeni bir bayrak dedi "Bu bayrak, o bayraktır" dedi. Kimi bir bayrak açtı "Bu, o bayrak değil; ama bu bayrak da o bayraktan bir parçadır" diye iddia etti.

Bölündük ve parçalandık. Başbuğ'un yolunda ve izinde birlik sağlamak için yola çıkarılan binlerce ülkücü, kendilerini başka bir durakta, başka bir semtte buldu. Aslında her şey bir anda oldu.

Oysa ülkücülük bayrağı hepimize yeterdi. Bugün olmasa, yarın gölgesinde herkese yer vardı.

Başkaldırıyı ve haksızlığa tahammül etmeyeyi Başbuğ'dan öğrenen milyonlar bölünmekle kalmadı, abi ve ablalar peşinde birbirine düşman oldu. Bu ayrılıkların en acısıydı.

Davamıza duyduğumuz iman ve inanç, başka partilerin sofralarına ara sıcak diye sunuldu. Bazıları tatlı niyetine yemekten sonra el uzatmaya kalktı. Başbuğ'un ruhu incindi. Türkeşçiler birbirine düşürüldü.

Onun yolundan gitmek demek, gerekirse bir ömür dava nöbetinde bekleyip yine de bayrağını yalnızlığa terketmemek olmalıydı. Göç etmek ve başka liderlerin yanında bulunmak onun hatırasını inciten yegane şeydi ve maalesef bunu yaşadık.

İnanıyoruz ki Başbuğ Tanrı Dağları'ndan bizi gözlüyor. Bize dualar ediyor. Elini sırtımızdan çekmiş değil. Onun yolunda ve onun izindeyiz. Ölene kadar da o yolda olacak ve kendimize belki başka genel başkanlar bulacak ama Türkeşçi olmaktan hiç ayrılmayacağız.

Ruhun şad olsun Başbuğum.