CiddiGazete- Türkiye'deki 70 bin 383 okuldan özel kriterlerle seçilen öğretmenler Ankara'ya gitti. Milli Eğitim Bakanlığı, bugün kutlanacak Öğretmenler Günü'nde, Cumhurbaşkanı ve Milli Eğitim Bakanı'nın huzuruna çıkacak 100 öğretmeni dört aşamalı elemeden geçirerek seçti. Beştepe'deki törene, sınavda 100 üzerinden 100 puan alan öğretmenler katılacak.

Seçim ilk önce okullarda yapıldı. Ardından, 7 kişiden oluşan ilçe milli eğitim müdürlükleri ve yine 7 kişiden oluşan il değerlendirme komisyonları aracılığıyla başvuran öğretmenler incelendi. 81 ilde kurulan 15 kişilik jüriyi geçebilen öğretmenlerin adı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Öğretmene Hizmet Daire Başkanlığı'na gitti.

100 PUAN ALAN GİDECEK

Bakanlık Merkez Değerlendirme Komisyonu, illerden adı gönderilen öğretmenleri son kez inceleyip, onayladı. MEB'in aradığı 15 kriteri eksiksiz tamamlayanlar, dört ayrı elemeyle Ankara'da 24 Kasım Öğretmenler Günü resmi törenlerine katılma hakkı kazandı. Öğretmenin kendisini geliştirmesi 30 puan, öğrencilerin gelişimine katkısı 62 puan, hizmet süresi 8 puan olmak üzere katılım için 100 üzerinden 100 puan alma şartı var.

SAKINCALILAR ELENDİ!

Puanlandırmada geçen yıl yüksek lisans yapmış olmak 6 ve doktorası olmak 10 puan ederken, bu yıl yüksek lisansa 8 puan, doktoraya 12 puan verildi. Son 5 yılda aylıktan kesme cezası dahi alanlara resmi öğretmenler günü kutlamasına başvuru hakkı verilmedi.

- Değerlendirme Kıstasları Formu'nda, "Temsil yeteneği" başlığı, artan ekonomik krizle birlikte, bu yıl kriterler arasından çıkarıldı. Kendini ifade etme, duygu, düşünceleri anlatma becerisine 3 puan, amirleriyle uyumlu iletişim 3 puan, giyim kuşam ve davranışlarıyla topluma rol model olma 3 puan olmak üzere bu alandan geçen yıl 9 puan veriliyordu.

ÖĞRETMENLER NASIL PUAN TOPLADI?

Ulusal Ajans, Tübitak, kalkınma ajansı projesi yapmak 12 puan, öğrencilere ilgileri doğrultusunda meslekleri tanıtmak 8 puan, yüksek lisans 8 puan, doktora 12 puan, öğrenciyi spor, izcilik gibi faaliyete yönlendirmenin her biri 2 puan ve okuma, yazma, teknolojiyi kullanma alışkanlığı kazandırma 8 puan gibi kriterlere bakıldı.

BİLGİ NOTU

- Türkiye'deki 70 bin 383 okulda, 1 milyon 139 bin 673 öğretmen var.

- Yoksulluktan, 7 milyon 662 bin 807 çocuk yeterince beslenemiyor.

- Devlet okullarında öğretmenler ortalama 8 ile 11 bin TL arası maaş alıyor.

"ÇOCUKLARI AÇLIKTAN BAYILTANLARIN TÖRENLERİNE KATILMAYACAĞIZ"

Sözcü'den Sultan Uçar'ın haberine göre; eğitimde yoksulluğun ve adaletsizliğin bu kadar arttığı böyle kötü bir dönem hiç görmediğini söyleyen Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay, "24 Kasım'da, öğretmenleri maaşıyla ev kirasını ödeyemez, çocukları sınıfta açlıktan bayılacak hallere düşürenlerin törenlerine katılmayacağız" dedi. 24 Kasım Öğretmenler Günü öncesi konuşan Özbay, "Biz öğretmenler, bütün sorunlarımızı sınıfın kapısında bırakarak, sınıfa gireriz. Ama öğretmenler, maaşlarıyla ev kiralarını, kendi çocuklarının eğitim masraflarını bile karşılayamayacak hale düşürüldü. Açlıktan, susuzluktan başı ağrıyan hatta sınıfta bayılan öğrencilerimiz var. Soruyoruz, biz sorunlarımızı nasıl sınıfın kapısında bırakalım? Türkiye'de şu anda eğitimi, Cumhuriyetin sorumluluklarını anlamamış, ‘kimsesizlerin kimsesi olmayı' başaramayanlar yönetiyor. Cumhuriyet, ülkedeki çocuklara eğitimle ‘her şey' olabilme güvencesi veriyordu. Çobanlık yapan bir çocuk, cumhurbaşkanı, bilim insanı, sanatçı, sporcu olabiliyordu. Türkiye'de çocukların gelecek umudunu çaldılar" ifadelerini kullandı. Özbay şunları söyledi:

"YÜZÜMÜZE BAKAMIYORLAR"

Eğitimde her geçen gün artan sorunları görmeyen, duymayan, anlamayan MEB ve AKP'nin ne okullardan, ne öğretmenlerden ne de dünyadan haberleri var. Ama biz onların rahatça kulaklarının üzerine yatmalarına izin vermeyeceğiz. Bakan, çiçek veren öğretmenimizin yüzüne bakamamıştı. Öğretmenlerin yüzüne bakacak halleri yok. Ama biz yüzlerine, gözlerine bakarak anlatmaya devam edeceğiz. Eskiden, bir okulda, bir sınıfta toplumun her kesiminin çocuklar buluşurdu. Bugün, devlet okullarında çocuklar kast sistemi gibi ayrıştırıldı. Kapıcı çocukları için ayrı, durumu daha iyi velilerin çocukları için ayrı sınıflar açıldı. Devlet okullarında eğitim satın alınabilir hale geldi. Veli ve çocuklara müşteri gözüyle yaklaşıldığını en iyi MEB biliyor.

"BÖYLE KÖTÜ DÖNEM GÖRMEDİM"

Öğretmen çocuğuyum. 19 yıllık öğretmenim. Öğretmen lisesi, üniversite dahil 27 yılı doldurdum ama eğitimde, yoksulluğun bu kadar hissettirildiği, adaletsizliğin bu kadar arttığı, şartların bu kadar kötü olduğu başka bir dönem hiç görmedim.

"ÖĞRETMENLER NEYİ KUTLASIN?"

Eğitim Sen Genel Başkanı Prof. Dr. Nejla Kurul, "Öğretmenler, çocuğuna cep harçlığı veremiyor. Kirasını ödeyemiyor. Öğrencilerimiz, sınıfta açlıktan bayılıyor. 24 Kasım'da öğretmenler neyi kutlasın?" diye sordu.

Nejla Kurul sözlerini şöyle sürdürdü: Öğretmenlik Meslek Kanunu sınavıyla, öğretmenlerin iradesi yok sayıldı. Öğretmenler arası ayrımcılık, eşitsizlik derinleştirildi. Bakan, 15 eğitim sendikasına randevu bile vermiyor. Maaş artışı; anlamsız, yararsız, gereksiz bir inatlaşmayla yapılan sınava bağlandı.

"ÖĞRENCİLER AÇ GELİYOR"

İstanbul, Ankara, İzmir gibi kentlerde en düşük kira 6-7 bin lira iken, öğretmen maaşları ortalama 9 ile 11 bin lira. Diyarbakır'daydım. Orada bile kiralar 4 bin lirayı geçmiş. Maaşı ev kirasına yetmeyen öğretmenler, çocuğunun cebine harçlık koyamıyor. Öğrencilerimiz okula aç gelip, açlıktan bayılıyor.

SONDAN 4. SIRADA

Maaşlar, OECD ülkelerindeki öğretmen maaşlarının çok çok altında ve Türkiye öğretmen maaşlarında sondan dördüncü sırada. "Öğretmenlerimizi seviyoruz" diyen ama öğretmenin uzattığı çiçeği bile almayan, bir bakan var. Öğretmenlerin haklarını iyileştirmek için çözüm üretmeyenlerin 24 Kasım'da, "Canım öğretmenim" sözleri çok samimiyetsiz.

Öğretmenlik Kariyer Basamakları Sınavı'ndaki ayrıştırmadan sonra şimdi de, 24 Kasım Öğretmenler Günü kutlamalarına katılma kriterleriyle öğretmenler, bir kez daha ayrıştırılıyor. MEB'i yönetenler, bu uygulamalarla gerçek sorunlarla yüzleşmekten kaçıyorlar.