Alparslan Türkeş döneminde kısa bir süre Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı yapan Musavat Dervişoğlu, attığı sosyal medya mesajında, "Teslimiyeti ve hakareti alkışlayanlarla aynı sıfatı taşımayı içime sindiremediğimden bir daha asla ülkücüyüm ya da ülkücüydüm demeyeceğim. Çabamız sadece İYİ olmaktır" yazan bir tivit attı.

İYİ Parti'de Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olan Dervişoğlu'nun bu mesajına, bir diğer İYİ Partili cevap verdi. İYİ Parti Kurucular Kurulu Üyesi ve Disiplin Kurulu Üyesi Avukat Uğur Tarhan, yine sosyal medyadan paylaştığı yazısında şu mesajı verdi:

Biz, "Ülkücüyüz" demeye devam edeceğiz

1 Kasım 2015’ten sonra Türk demokrasi tarihinin en büyük siyasi ve hukuki mücadelesini ülkücüler verdi.

Köhnemiş siyasi partiler düzenine ve bu düzenin ağalarına başkaldırdılar.

Çaresizliği, teslimiyeti ve hakareti reddettiler.

Ülkücülerin cesareti ve kararlılığı sayesinde gerçekleşen o soylu mücadele/başkaldırı/reddediş olmasa bugün İYİ siyasetten söz etmek mümkün olmazdı.

Ülkücülerin temel motivasyonu sevgidir. Kimse sanmasın ki, ülkücüler teslim olmuştur, sinmiştir, çaresiz kalmıştır.

Kendilerine yakışan şekilde, gönüllerinden geldiği gibi kimseye "Eyvallah" etmeden duruş sergilemeye devam ediyorlar.

Ülkücüler hiç kuşkusuz ki saygıyı ve sevgiyi fazlasıyla hak ediyor.

İYİ ki ülkücüler var. Allah Türk milletini ülküsüz/ülkücüsüz bırakmasın.

Bizim ülkücü olmaktan yana, pişmanlığımız, endişemiz, kompleksimiz yoktur.

Hiçbir faniye şirin gözükmek gibi bir kaygımız yoktur, hiçbir faniye hesap vermek gibi bir mecburiyetimiz de yoktur.

Her kul kadar hatamız vardır ama bu hataların arasında ülkücü olmak "haşa" yoktur.

Biz, "Ülkücüyüz" demekten onur duyuyoruz.

Herkes bilsin ki, biz ülkücüyüz demeye devam edeceğiz.

Av. Uğur Tarhan