CiddiGazete- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin Ankara büyükelçileri ile Çankaya Köşkü’nde bir araya geldi.

2022 yılının tüm dünyaya sağlık, barış, huzur getirmesini temenni ederek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2021 yılında, corona virüs salgınının da etkisiyle güvenlik algısının değiştiği, güç mücadelesinin arttığı, kurallara dayalı ilişkiler düzeninin sorgulandığı bir döneme şahitlik edildiğini dile getirdi.

Erdoğan, “Geleneksel tehditlerin yanı sıra, salgın hastalıklar, tabii felaketler, iklim değişikliği, siber saldırılar ve terör gibi birçok asimetrik meydan okumaya maruz kaldık. Gerek bu sınamalar, gerekse Covid-19 salgınının ağır sonuçları, küresel fay hatlarının ne kadar kırılgan olduğunu hepimize bir kez daha gösterdi. İnsanlığın, İkinci Dünya Savaşı’ndan beri inşa edegeldiği kurumların temelinin sağlam olmadığı gibi çok ciddi yapısal sorunlarla da yüzleştiği, bu süreçte ortaya çıktı” dedi.

Erdoğan, son asrın en büyük sağlık krizi olarak nitelenen bu salgında; yardımlaşma, dayanışma, paylaşma gibi değerlerin geri plana itildiğini; birçok ülkenin içe kapanmayı ve kendi dışında yaşanan insani dramlara karşı kayıtsız kalmayı tercih ettiğini vurguladı.

TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİ

Konuşmasında, yarım asırdan fazla bir süredir Avrupa Birliğine üyelik için çaba harcandığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

“Şahsen, 20 yıla varan başbakanlığım ve cumhurbaşkanlığım döneminde, üyelik sürecimizin tüm veçhelerine ayrıntılarıyla vakıf oldum. Bu 20 yıllık zaman diliminde Avrupa’da sayısız liderle, cumhurbaşkanıyla, başbakanla, bakanla, birlik temsilcisiyle görüştüm, konuştum. Tam üyelik yolunda attığımız adımların nasıl engellendiğini, ülkemizin nasıl bir çifte standarda maruz bırakıldığını bizzat gördüm, yaşadım.

Bu tecrübeler ışığında şu gerçekleri samimiyetle ifade etmek isterim: Coğrafi, tarihî ve beşeri olarak Avrupa Kıtası’nın bir parçası olan Türkiye, elbette Avrupa Birliği tam üyelik hedefine bağlıdır. Maruz kaldığımız onca adetsizliğe rağmen, Avrupa Birliği bizim stratejik önceliğimiz olmayı sürdürüyor. Nitekim bu yönde gayret göstermeye devam ediyoruz.”

2021-2023 yıllarını kapsayan, Avrupa Birliğine Katılım İçin Ulusal Eylem Planı rehberliğinde çalışmalara hız verildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kabul ettiğimiz Yargı Reformu Stratejisi, İnsan Hakları Eylem Planı, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 4. Ulusal Eylem Planı ve çıkarılan beş yargı paketi, sürece ilişkin kararlılığımızın en somut göstergeleridir. Paris İklim Anlaşması’nı onayladık ve 2053 yılına yönelik net sıfır emisyon hedefimizi ilan ettik. Avrupa Yeşil Mutabakatı Eylem Planımızı yürürlüğe aldık” dedi.

‘SAMİMİ, ADİL VE AHDE VEFALI DAVRANMALI’

Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin en görünür boyutlarından biri olan mali iş birliğine ve Birlik programlarına katılıma da büyük önem verdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son 20 yılda ülkemize tahsis edilen toplam 9,2 milyar Euroluk Avrupa Birliği fonu sayesinde, 900’e yakın büyük ölçekli proje gerçekleştirildi. Bunların hepsi de karşılıklı yararımıza olan projelerdir. Önümüzdeki yıllarda Birliğin, Türkiye’ye Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı kapsamındaki fon miktarını artırmasının da ortak menfaatimize hizmet edeceği aşikârdır. Tüm bunlarla beraber yapılması gereken asıl husus; Avrupa Birliği’nin Türkiye’nin üyelik sürecine dair samimi, adil ve ahde vefalı davranmasıdır. Bunu başardığımızda, üyelik sürecimize asıl ket vuran sorunların ortadan kalkacağına, ülkemizin çabalarının meyvelerini vereceğine inanıyorum. Yakın coğrafyamızda vuku bulan hadiseler, dış politika ve güvenlik alanında iş birliğimizi güçlendirmemizin ne kadar önemli, hatta hayati olduğuna işaret ediyor” şeklinde konuştu.