CiddiGazete- Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu.

Erdoğan'ın dünkü AKP grup toplantısında yaptığı, "Anayasanın ilk dört maddesinin değişmesini Kılıçdaroğlu istiyor" açıklamasına, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya üzerinden cevap vermişti.

Kılıçdaroğlu, "AK Parti'nin ileri gelenleri 'Anayasanın ilk dört maddesinin değişmesini' talep ediyor; Erdoğan, benim söylediğimi zannediyor. Artık sağlık raporu istemek, bir devlet güvenliği meselesi haline gelmiştir. Erdoğan, bağımsız bir kuruluştan, sağlık raporu almalıdır, hem de hemen!" ifadelerini kullanmıştı.

KILIÇDAROĞLU'NA "RAPOR" CEVABI

Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuşan Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun "sağlık raporu" talebine de yanıt verdi. Erdoğan, "Dünkü sözlerime Kılıçdaroğlu çok alınmış. Görüntülerdeki kişinin kendisi değil de ben olduğumu zannederek bir sağlık kuruluşundan rapor almam gerektiğini söylemiş." dedi.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

- Cumartesi günü Adana'nın misafiri olacağız. Ziyaret ettiğimiz şehirlerimizde hem vatandaşlarımız ve teşkilatlarımızla bir araya geliyor hem de bir çok eser ve hizmetin toplu açılışını yapıyoruz.

- Yıllardır aynı yalanlardan bıkmayanların maskelerini her seferinde tekrar tekrar düşürmek zorundayız.

- Dünkü grup konuşmasında CHP Genel Başkanı'nın yeni anayasa tartışmalarıyla ilgili tutarsızlıklarını bizzat kendi ağzıyla ifade ettiği görüntüleri de kullanarak anlatmıştım. Kılıçdaroğlu bu durumdan çok alınmış. Görüntülerdeki kişinin kendisi değil de ben olduğumu zannederek bir sağlık kuruluşundan rapor almam gerektiğini söylemiş. Aranızda doktor arkadaşlar varsa bu ruh halinin hangi anlama geldiğini neye işaret ettiğini gayet iyi bileceklerdir. Biz kimsenin işine karışmayız. Doktorların işine de karışmayız. Ama ortada acilen müdahale edilmesi gereken vahim bir durum olduğu da ortadadır. Bize düşen "Allah şifa versin" deyip kendi işimize bakmaktır.

- Bay Kemal, bunlardan haberin var mı? Hamdolsun, memurumuz da işçilerimiz de bu toplu sözleşmelerden sonra halden memnun. Enflasyonun yüzde 20'nin altında olduğu bir dönemde ortalama yüzde 30'lar düzeyinde yaptığımız artışlarla çalışanın, üretenin, sabit gelirlinin yanında olduğumuzu çok açıkça ortaya koyduk.

- Tabii, belediyeleri, hırsızlık, yolsuzluk, ahlaksızlık, taciz, tecavüz iddialarıyla çalkalanan bir partinin çalışanlara verdiğimiz bu ücret artışlarını görmelerini, anlamalarını, takdir etmelerini beklemiyoruz. Ama hiç değilse bu rezilliklerin yaşandığı yerleri örnek göstererek ülkenin yönetimine talip olduklarını söylemekten vazgeçmelerinin kendileri için daha iyi olacağını da hatırlatmak istiyoruz.

- Dünyada uyuşturucu mücadelesi referans olarak alınan bir ülkede bu tür ithamları dile getirmenin ardında başka niyetler olduğu açıktır. İşçiye, emekliye, işadamına, çiftçiye hakaret ederek iktidara gelebileceklerini sananları acı tebessümle takip ediyoruz.

- Kılıçdaroğlu memurları tahrik etmek için diline 3600 ek gösterge meselesini dolamış, habire tekrarlayıp duruyor. Halbuki bu sözü veren biziz ya. Memur sendikalarıyla yapılan son toplu sözleşmeye bu başlığı koyan da biziz.

- Kendi aklınca şehitlerden gazilere herkesi kışkırtmaya çalışan bu kişi, çiftlerimize de bulaşmış. Biz yaptıklarımızı söylüyoruz, bu şahıs ilkokul çocuğu seviyesinde bile olmayan bir mantıkla güya tarım denklemi kuruyor. Söylediği şeyin çiftçiyi bugünkü seviyesinden bile geriye düşüreceğinden bile haberi yok. O derece şuursuz durumda.

"GURUR, KİBİR BİZE YAKIŞMAZ"

- Biz demiyoruz ki ülkede hiçbir sıkıntı yok. Fakat bu sorunların nasıl çözüleceğini en iyi biz biliyoruz.

- Biz hayatı boyunca iftira ve yalanla mücadele etmiş, her başarısını büyük mücadeleyle kazanmış bir siyasi hareketten geliyoruz. Ülkemizin zor bir dönemi olan 1994'te biz CHP'den alarak bunlara rağmen kazandık. Siyasi ve ekonomik çöküntünün zirvede olduğu 2002'de iktidara bunlara rağmen geldik.

- Hep söylüyorum bize gurur, kibir asla yakışmaz. Biz tevazu ordusuyuz.