CiddiGazete- Gazeteci Fehmi Koru, “Berat Albayrak istifa etti diyorlar.. Doğru mudur? Doğruysa istifanın sebebi nedir?” başlıklı yazısında Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın istifasını değerlendirdi.

“Cumhurbaşkanı hükümet sistemi sonrasında kurulan hükümette güçlü sadece iki bakan var: Biri, içişleri bakanı Süleyman Soylu, diğeri de hazine ve maliye bakanı Berat Albayrak…” ifadelerini kullanan Koru şöyle devam etti:

“Fazla uzak olmayan bir tarihte (Nisan ayı başları) Süleyman Soylu istifa ettiğini açıklamıştı, ancak AK Parti ve küçük ortağı konumundaki MHP’den yükselen itirazları dikkate alan bu konulardaki son sözün sahibi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın kabul etmemesi üzerine, Soylu, bugün hala yerini muhafaza ediyor…

Daha da güçlenerek çıktı istifa sürecinden Soylu.

Berat Albayrak’ın istifa girişiminin de yarım kalma ihtimali var.

İhtimalin varlığı, onun rahatsız olmadığı anlamına gelmiyor. Belli ki, bardağı taşıran bazı gelişmeler yaşanmış ve onlardan duyulan rahatsızlık, başka yol kalmadığı için, istifaya yol açmış…

İstifa, Soylu olayından öğrenildiği üzere, sonunda güçlenerek çıkma imkanı da bulunan bir tür ‘güven oyu’ sürecini başlatabiliyor.

“Meral Akşener demişti” diyen var. Demesi yeterli değil, Berat Albayrak’ın görevden alınmasını Cumhur İttifakı içerisine İYİ Parti’nin katılmasının tek şartı olarak ileri sürmüş olsa bile yeterli olmaz.

Böyle bir şartın ileri sürüldüğünü söyleyen de yok zaten.

İstifa haberinin duyulmasından sonra etrafa saçılan senaryolardan en fazla rağbet göreni, Merkez Bankası başkanlığında yaşanan değiş-tokuşa Berat Albayrak’ın tepkisi… Eski başkan Murat Uysal bakanın yakın çevresindendi, yerine uygun görülen Naci Ağbal ise yeni sistem öncesi Berat Albayrak‘ın koltuğunda oturmaktaydı. Cumhurbaşkanlığındaki paralel kabinede de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a makam odası en yakınlardan; hazine ve maliye konuları onun uhdesinde.

Ekonomik konularda alınacak kararların bundan sonra kendisi atlanarak doğrudan MB’ye iletilecek olmasına kırılmış olabilir Berat Albayrak…

İstifayı böyle yorumlayanlar çoğunlukta.

Ankara’ya ulaşıp gelişmenin arkasındaki gerçeği ilk elden öğrenmeye çalıştığımda, aklına güvendiğim biri, bana, “Acele hüküm vermek yanlış olabilir, en iyisi AK Parti’den çıkabilecek tepkileri ve daha da önemlisi piyasaların istifa haberine yaklaşımını beklemek” tavsiyesinde bulundu.

AK Parti ve çevresinde, bürokraside ve özellikle medyada Berat Albayrak‘ın istifasından etkilenebilecek çok sayıda kişi var. Onun ayrılmasını kendilerinin şimdiki konumlarına bir tehdit olarak görebilecek insanlar bunlar. Cumhurbaşkanı istifayı kabul ederse, bunun kendilerinin de sonunun yaklaştığı anlamına geldiğini düşünebilirler…

Külliye AK Parti çevrelerinden gelecek tepkileri yakın takibe alacaktır.

Olmaz ya, istifa sonrasında dolar birdenbire değer kaybetmeye TL silkinip kendine gelmeye başlarsa, ekonominin bugünkü durumunu ısrarla Berat Albayrak‘a bağlayan birileri haklı çıkar.

Bu ihtimale neden “Olmaz” dememin sebepleri çok; onları tartışmayı izninizle bir başka yazıya saklayayım.

İstifa haberi sonrası görüş açıklayanlar “Anneme, babama, eşime ve çocuklarıma döneceğim” anlamına gelen cümleye bakıp Berat Albayrak‘ın siyaseti de terk edeceği sonucunu çıkarıyorlar…

Aslında herkesin unuttuğu bir şeyi hatırlatıyor o cümlesiyle Berat Albayrak: Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde, hükümet, milletvekili sıfatı bulunmayan bakanlardan oluşuyor; milletvekiliyken bakan atananın milletvekilliğinden istifa etmesi gerekiyor…

Berat Albayrak, istifası kabul edilirse, milletvekilliğinden de istifa ettiği için, doğal olarak siyaset dışı kalacak…

O da bunu hatırlatıyor işte.”