CİDDİGAZETE

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde, "Ülkücüler dış güçlerin kontrolünde" diyen Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki, şimdi ise kendisini "Ülkü Ocakları Başkanı" ilan etti. Verdiği röportajda "Ülkücüyüm" diyemeyen, "Ülkücü grubu içinde yer aldım" diyerek, ülkücülerin jargonunda olmayan ifadeler kullanan Özhaseki, "Ocak başkanlıklarımız var" yalanını da tekrarladı.

Yaptığımız araştırmada, Mehmet Özhaseki'yi Ülkü Ocakları'nda gören kimseye rastlamadığımız gibi "Ocak başkanlıklarımız var" dediği Kızılay'da da ülkücülerin tarihinde hiç "Ocak" açılmadığı öğrenildi.

İşte Mehmet Özhaseki'nin çelişkilerle dolu ve ülkücüleri güldüren röportajı:

'ÜLKÜCÜ GENÇLİK HAREKETİNE KATILDIĞIM İÇİN HACETTEPE'DEN ATILDIM'

Üniversiteyi bitiriyordum, ikinci üniversiteden dört dersim var. Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümüne girdim, oradan atıldım. Ülkücü grubu içerisinde yer aldım, saklamıyorum. Ocak başkanlıklarımız var. O dönemde bunu isteyerek, severek yaptık. Ülkeyi büyük bir badireden kurtardığımıza inandık ve hâlâ da buna inanıyorum, çünkü Rusya istediklerini bizim üzerimizde gerçekleştiremedi. Bugün Türkiye bağımsız bir şekilde devam ediyorsa, herhangi bir şekilde işgale uğramadıysa bizim çabalarımız neticesindedir diye düşünüyorum, çünkü 1960'lı yıllarda devleti hedeflemiş olan sol, ortaya çıkmamızla birlikte hedefini şaşırdı. Yoksa Rusya, nereden gireceğini dahi hesaplamış, Türkiye'nin üzerine çökmek için bekliyordu. O mücadele içerisinde yerimizi aldık, okullardan atıldık. Vatan için her türlü hakkım helal olsun.

Mehmet Özhaseki'nin "ülkücülüğüne" dair tek bir belge ortada yokken, AKP'li adayın FETÖ'cularla çekilmiş çok sayıda fotoğrafı mahkeme dosyalarında ve medyada yer aldı.

'REFAH PARTİSİ'NDEN TEKLİF GELİNCE BABAM 'OĞLUM ÜLKÜCÜ, İŞİMİZ GÜCÜMÜZ VAR' DEDİ'

Okul bittikten sonra 12-13 yıl kadar baba mesleğimizi yaptık. 1994'te Sayın Abdullah Gül ve ekibi Refah Partisi adına gelip, "Mehmet Bey'i başkan yapalım" dediklerinde, rahmetli babam "Oğlum, bizim işimiz var gücümüz var, bize ilişmeyin. Zaten bu oğlan da ülkücü" diye cevap verdi. Ama benim çizgim belli olduğu için onlar da beni çok seviyordu. "Hacı amca, bu siyaset değil, hizmet. Gelip şehre hizmet edecek" dediklerinde, "Baba, bir dönem yapayım" dedim. Bir dönem yaptık ama vatandaş oyumuzu artırınca anketler de coşuyor, hoşumuza gitti. "İkinci dönem kesin bırakayım" derken yüzde 70 oy aldım.

'KÜRTLERİN OYLARINA TALİBİM'

Elbette ki PKK gibi eli kanlı, lanet bir örgütün oylarını istemem. Ancak, Ankara'da yaşayan tüm Kürt kardeşlerimizin oylarına talibim, çünkü onlar masum insanlar, normal vatandaşlar. Güneydoğu'da yaptıklarımı görüyorlar, biliyorlar ve ondan dolayı da bana oy vereceklerini düşünüyorum. Ömrümde ilk defa Sur'a ve Şırnak'ın Cizre, İdlib, Silopi gibi ilçelerine gittim. Nusaybin'e ve Yüksekova'ya da gidip oradaki tüm ilçeleri gezdim. Buralarda teröristlerin yakıp yıktığı yerlerdeki gariban insanların evlerini yaptırdım. 15 günde bir su akan Silopi, Cizre, İdlib gibi yerlerde suları devamlı akar hale getirdim. Yüksekova'nın hiç kanalı yoktu, oraya 400 kilometre civarında kanal yaptırdım. Sur'un içerisinde tahrip olmuş, yıkılmış geleneksel Diyarbakır evleri vardı. Aynı o dokuyu koruyarak, dünya kültür mirasındaki Sur'u açığa çıkaracak şekilde yüzlerce Diyarbakır evini ayağa kaldırdım. Gittiğimde de bu emeklerimden dolayı orada Kürt anneler, amcalar beni bağırlarına basıyor. Oradaki insanların bu duaları da beni diri tutuyordu ve oraya daha sık gitmemi, şevkle çalışmamı sağlıyordu. Bunların hepsi duyuluyor. Oradaki Diyarbakırlılar da, Şırnaklılar da buradaki hemşehrilerine söylüyor. Hatta telefon açıp, "Eğer Haseki'ye oy vermezseniz vebalimiz üstünüzde olsun" diye yeminler veriyorlar. O yüzden, buradaki Kürt kardeşlerimizin hepsinin oyunu alacağımı düşünüyorum.

AKP'LİLERE YAKIN AREA ANKET FİRMASININ ANKARA İÇİN YAPTIĞI SON ÇALIŞMA: