CİDDİGAZETE

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın yazılı açıklamasında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay başkanlığında, dün yapılan Türkiye Afet Müdahale Planı Toplantısına davet edilmesine rağmen katılmadığını söyledi. Yalçın, “İmamoğlu toplantıya mazeret bildirerek katılmamış; buna karşılık CHP sözcüleri çirkin siyasetlerinin üzerini bir başka çirkinlikle, iğrenç ve aşağılık bir kampanyayla örtme ucuzluğuna tenezzül etmişlerdir. İmamoğlu'nu, Türkiye Afet Müdahale Planı Toplantısına davet edilmemiş gibi gösteren CHP sözcüleri, ‘Bu ikiyüzlülüktür. Bu ne kin bu ne garez’ gibi ifadelerle ölçüsüz ve pişkin tepkiler vererek algı operasyonları ve yalanlara başvurmaktan çekinmemişlerdir. İstanbul'da meydana gelen depremler sonrasında asıl ikiyüzlülük, CHP tarafından sergilenmiştir” dedi.

‘KILIÇDAROĞLU BÜYÜK BİR SİYASİ SKANDALA İMZA ATMIŞTIR’

Ekrem İmamoğlu ve CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun ayrı bir basın toplantısı düzenlediğini hatırlatan Yalçın, şöyle konuştu: “Basın toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu da deprem sonrasında milletçe dayanışma içinde atılması gereken adımlara ağırlık vermek yerine, herkesi eleştiri yağmuruna tutarak büyük bir siyasi skandala imza atmıştır. Normal şartlar altında makul karşılanacak bir basın açıklaması, deprem dolayısıyla devletin yönetiminin tertiplediği üst düzey toplantıya katılmayıp, ayrı baş çekerek yapılınca, ortaya asla hoş karşılanmayacak pis bir politik kıvırma mizanseni çıkmıştır. CHP yönetiminin ne Allah'tan korkusu, ne de başta İstanbul halkı olmak üzere milletten utanması kalmıştır. Kılıçdaroğlu'nun, depremin yarattığı endişe ve panikten partisine siyasi nema üretme çabası, ahlak dışı bir fırsatçılık ve kepazeliktir. Bu ne çirkinliktir? Bu ne çirkefliktir? Bu ne ahlaksızlıktır? CHP doğal afetlere hazırlık çerçevesinde milletçe, devletin bütün imkân ve enstrümanları seferber edilerek topyekûn sergilenmesi gereken bir mücadelede bile ayrımcılık yaparak gerçek niyetini açık etmiştir. CHP çıkarcılık ve çirkeflikle siyasette fay hatları oluşturarak İstanbul halkının altyapı ve kentsel dönüşüm hizmetleri konusundaki beklentilerini savuşturmuş, buna karşılık endişelerini katbekat arttırmıştır.”

‘MAZERET VE BAHANE AVCILIĞI’

Eleştirilerini sürdüren Yalçın, “Burada ucuz bir mazeret ve bahane avcılığı da söz konusudur. Bundan sonra İstanbul'da yaşanabileceklerle ilgili muhtemel senaryolardan korkuya kapılan CHP´liler, halka verilmesi gereken belediye hizmetlerinin üstesinden gelemeyip, altında kalacaklarını hissetmişlerdir. CHP yönetimi ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, müstakbel başarısızlıklarına şimdiden bahane ve gerekçe hazırlama kaygısıyla hareket etmektedir. CHP yöneticilerinin, devlet yönetimiyle birlikte çalışmaktan kaçarak kendi başına hareket etmeye niyetlenmesi; sorumsuzluktur, akılsızlıktır. Deprem gibi yıkıcı bir doğal afetle mücadelenin siyaset karıştırılmadan, particilik ve ayrımcılık yapılmadan, milletçe verildiğini hesaba katmayan CHP´nin bu menfaatçi politikaları; devlet hizmetlerini sekteye uğratmaktan, İstanbul'a zaman kaybettirmekten başka işe yaramayacaktır” ifadelerini kullandı.

IMF ELEŞTİRİSİ

Yalçın, CHP ve İYİ Parti’nin IMF temsilcileriyle görüşmesini de değerlendirerek, “Türkiye IMF defterini çoktan kapatmış ve kendi yağıyla kavrulmayı öğrenmişken; IMF ile bu gayrimeşru ilişki, bu ahlaksız flört neyin nesidir? CHP ve suç ortağı İP, IMF temsilcilerinin kulağına Türkiye aleyhine hangi bilgileri fısıldamışlardır? CHP küresel sermayenin baskı ve tahakküm silahı olan 'düyunu umumiyeci' bir örgütle temas kurarak kimlerin, hangi ülkelerin lehine muhbirlik yapmaktadır? CHP, kapalı kapılar ardında Batı’ya Türkiye’nin hangi sırlarını ifşa etmektedir?” dedi.