CiddGazete- Türk siyasetinde ittifaklar dönemi içinden geçtiğimiz şu günlerde, yeni politik hareketler de gün yüzüne çıkıyor. Yargıtay’ın resmi internet sitesinde yer alan ve son olarak 3 Aralık 2020 tarihinde güncellenen "Faaliyette Olan Siyasi Partiler" listesine göre son 1 yılda politika sahnesine 23 yeni siyasi parti dahil oldu.

12 Aralık 2019’da Gelecek Partisi ile başlayan 1 yıllık sürecin son halkası 18 Kasım 2020’de kurulan Devrim Hareketi oldu. Peki aktif 99 siyasi partinin 23’ünün son bir yıl içinde kurulmuş olması ne anlam ifade ediyor? Bu soruya haberimizde yanıt aradık. Avrasya Kamuoyu Araştırma Merkezi’nden Kemal Özkiraz durumu şu şekilde açıkladı:

"Bu partilerin ikisi bildiğimiz üzere iktidar partisinden kopan partiler. Muhalefet cephesinden kopanlar için ise ittifak yasasının getirmiş olduğu bir motivasyon var. ‘Kuralım partimizi, yüzde 0.5 de alsak, yüzde 1.0 de alsak bir ittifakın içerisine gireriz; bir ya da iki milletvekili alırız’ motivasyonuyla kurulmuş partiler de var. İktidar tarafından kopanlar iktidardan memnuniyetsizlik sebebiyle, muhalefet tarafında ise daha çok kendi partilerinin içerisinde hak ettikleri konuma geldiklerine veya geleceklerine inanmayanlar ile ittifak motivasyonuyla hareket edenler parti kuruyorlar."

YEREL SEÇİMLERİN ETKİSİ

2020’deki hareketliliği anlamlandırmaya çalıştığımızda ise karşımıza yerel seçimler çıkıyor. Özkiraz, "Bu yıl içinde hareketliliğin olmasının sebebi de son yerel seçimler ve son İstanbul seçimleri. İktidarın iktidarda kalamayacağına, iktidarın dağılacağına yönelik beklentinin büyük olmasıyla alakalı."

Büyük bir kitle olan ve bu dönemde zaman zaman "Kararsızlar en büyük üçüncü parti konumuna geldi" şeklinde yapılan yorumların bu hareket üzerindeki etkisini de sorduğumuz Özkiraz, "Biz hiçbir çalışmamızda 'Kararsızlar üçüncü büyük parti konumunda' gibi bir sonuca ulaşmadık. Oy kullanmayacağını söyleyenlerde bir miktar artış var. Onlara da baktığımızda Cumhur İttifakı’nın çok yüksek oy aldığı bölgelerdeki seçmenler olduğunu görüyoruz. Bu her zaman konuşulur ‘İkinci büyük, üçüncü büyük’ diye... Aslında bunların çok büyük bir kısmı kararsız falan değil. Görüşünü saklayan seçmenler. Gerçek kararsızların oranı daha önce neyse şimdi de aşağı yukarı aynı. Belki iki-üç puan artmıştır" ifadelerini kullandı.

Ortaya çıkan bu trendin sandıktaki yansıması ise merak konusu. Zira 2019 Yerel Seçimleri’nde örneğin İl Genel Meclisi Üyeliği Seçimleri’nin sonucuna baktığımızda 12 farklı partinin oy almayı başardığını görüyoruz. Bağımsızlar ise yüzde 0.44 oy almayı başararak Türkiye genelinde toplamda 6 üyelik kazanmışlardı. 2018’de gerçekleştirilen Milletvekili Genel Seçimi’nde ise 8 farklı partinin ve buna ek olarak da bağımsızların oy aldığı gözüküyor. Türkiye genelinde toplam 75 bin 630 oy alan bağımsızlar yüzde 0.15’lik oy oranına ulaşmıştı.

Kaynak: Sözcü