CİDDİGAZETE

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin aday çıkartmayıp AK Parti adaylarını destekleme kararı alması parti tabanını oluşturan ülkücüler arasında tartışmalara yol açmıştı. Aday çıkartılmayan illerden biri de Ankara oldu ancak AKP'nin Ankara adayı Mehmet Özhaseki'nin geçmişte ülkücülere karşı takındığı tavır kafa karıştırdı. Bahçeli’nin basın danışmanı Yıldıray Çiçek’in 2014 yerel seçimleri arefesinde o zamanki Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı, bugünün Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından istifa ettirilen Ankara Büyükşehir Belediyesi eski başkanı İbrahim Melih Gökçek için yazdığı yazı yeniden gündeme geldi.

O dönem Ortadoğu Gazetesi’nde çalışan Devlet Bahçeli’nin basın danışmanı Yıldıray Çiçek, “Ülkücüler bu adamları unutmasın” başlığıyla yazdığı yazıda, Özhaseki ve Melih Gökçek’e “ülkücülerin neden oy vermemesi gerektiğini” ifade etti. İşte 10 Ocak 2014 tarihli o yazı:

Bugün yazımda size iki isimden bahsedeceğim. Birisi Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, diğeri ise Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki... Aslında anlatacaklarıma sembol olsun diye bu iki ismi ön plana çıkardım. Bunlar gibi Türkiye genelinde çok kişiler var. "Oralıyken buralı, buralıyken oralı" tiplerdir bunlar...

Bu isimler, yıllardır Ülkücüleri kullanmaya, Ülkücülük ve MHP'lilik kimliğinden faydalanmaya çalışmışlardır. Hayatları boyunca MHP'de hiçbir görev ve yetki sahibi olmamışlardır ama seçim dönemleri MHP ve Ülkücü sıfatlarını dillerinden düşürmezler. "Biz de eskiden Ülkücüydük, MHP'li ve Ülkücü kardeşlerim" gibi cümleleri konuşmalarının arasına bol bol sıkıştırırlar. Bu tipler bazen de Ülkücü Harekete "Terörist, köpekçi, mafya bozuntusu, kafatasçı, kovboy, ırkçı, it-kopuk, kandan beslenenler, hayvan, alçak, şerefsiz, Fatiha okumayı bilmezler, biz bunların cemaziyelevvelini biliriz, çapulcular" şeklinde hakaretlerde bulunan Recep Tayyip Erdoğan'ın gözüne girmek için de Ülkücü Harekete ve MHP'ye saldırmaktan da geri durmazlar.

İ.Melih Gökçek ve Mehmet Özhaseki gibi tiplerin "MHP'li, Ülkücü kardeşlerim, biz de eskiden Ülkücüydük" gibi masallarına inanan ve aldanan bazı saflar da bunlara seçim zamanı destek verebilmektedir.

Oysa İ.Melih Gökçek 2007 seçimleri zamanı "MHP'ye oy vereni Allah kabul etmez" propagandasını yapmış biriyken, Mehmet Özhaseki de 1980 öncesi Ülkücü olduğunu ve sonradan ayrılışını AKP Kayseri Gençlik Kolları kongresinde "Amacımız belliydi ama sonra baktık ki; yurt dışında tezgâhlanmış, kocaman bir oyunun piyonuyduk. Bunu çok geç fark ettik." şeklinde izah etmiş birisidir. Mehmet Özhaseki Ortadoğu Bölgesi'nde BOP'un sürüngenliğini yapan kendi partisi AKP ile Ülkücü Hareketi birbirine karıştırıyor herhalde?

İ.Melih Gökçek ve Mehmet Özhaseki AKP'nin hangi ihaneti varsa, hepsini meşrulaştırmak için "Ben de milliyetçiyim" diye konuya girerler ve toplum nazarında kabul görmesini sağlamak için sinsice çaba verirler. İ.Melih Gökçek ve Mehmet Özhaseki ikilisi PKK Açılımına destek veren şahıslardır.

İ.Melih Gökçek PKK Açılımını desteklemek için AK Parti barışı temin ederse Türkiye'de MHP'ye gerek kalmayacak. Bütün telaşları bu. Barış gelirse bize neden oy versinler diye düşünüyorlar. MHP, kendi hayatiyetini doğrudan doğruya PKK ile olan çatışma üzerine kurmuş vaziyette. PKK ile çatışma bitince tabiri caizse varlık sebebi ortadan kalkmış olacak. AK Parti barışı temin ederse Türkiye'de MHP'ye gerek kalmayacak. Bütün telaşları bu. Barış gelirse bize neden oy versinler diye düşünüyorlar. MHP, kendi hayatiyetini doğrudan doğruya PKK ile olan çatışma üzerine kurmuş vaziyette. PKK ile çatışma bitince tabiri caizse varlık sebebi ortadan kalkmış olacak. "AK Parti barışı temin ederse Türkiye'de MHP'ye gerek kalmayacak. Bütün telaşları bu. Barış gelirse bize neden oy versinler diye düşünüyorlar. MHP, kendi hayatiyetini doğrudan doğruya PKK ile olan çatışma üzerine kurmuş vaziyette. PKK ile çatışma bitince tabiri caizse varlık sebebi ortadan kalkmış olacak." gibi bir saçmalığına başvurmuş birisidir.

Mehmet Özhaseki de "Ben milliyetçi bir insanım, vatanına milletine bağlı bir insanım, millî ve manevi değerlere de bağlıyım. Şu ana kadar da bundan zerrece taviz verildiğine inanmıyorum." diyerek PKK Açılımına destek vermiştir.

Güneydoğu'da yol ve kimlik kontrollerini PKK yapıyor, PKK kendi polis teşkilatını kuruyor, PKK'lı teröristler şehirlerde elinde silahla dolaşıyor, Başbakan Diyarbakır'da PKK'nın hamisi Barzani ve PKK'lılarla birlikte sözde Kürdistan'a selam çakıyor, PKK istediği için "Ne Mutlu Türk’üm diyene" sözünü her yerden siliyorlar, Güneydoğu'nun her yerinde Apo ve PKK paçavraları dalgalanıyor bu tipler de Türk milletine masallar anlatmaya devam ediyor. Melih Gökçek ve Mehmet Özhaseki PKK'nın hamisi Barzani'yi ve PKK'lı Şivan Perver'i Ankara ve Kayseri'de ne zaman konuk edecek merakla bekliyoruz.

"Biz, Milliyetçiliği ayaklar altına alan bir iktidarız" diyen Recep Tayyip Erdoğan'ın partisi AKP'de milliyetçilik maskesi takmış bu isimleri ve buna benzer isimleri Türk milleti ve özellikle de Türk milliyetçileri, Ülkücüler asla dikkatlerden kaçırmamalıdır.

Hayatları boyunca MHP'li olmamış ama Türk milliyetçilerini, Ülkücüleri istismara kalkan bu isimler önümüzdeki yerel seçimlerde hak ettiği cezayı almalıdır. Hiçkimse bunların maskeli haline aldanmamalıdır. Yeri geldiğinde en büyük Ülkücü düşmanı olduklarını da işaret ettiğimiz sözleriyle gösterdik.

Gerek Ankara Büyükşehir Belediyesi'nde, gerek Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nde bol bol yolsuzluk, usulsüzlük iddiaları mevcuttur ama iktidarın yargıyı baskıya almasından gerçekler ortaya çıkarılmamaktadır. Emniyette yapılan operasyonun en büyüğü biliyorsunuz Ankara'da olmuştur. Kayseri'de de Emniyette görevden almalar olmuştur. Bu durum herkesin aklına buralarda da yolsuzluk ve rüşvet dalgası olacağının ve bunun önüne geçildiği şüphesini doğurmaktadır.

"AKP'de Ülkücü aday var oyumuzu AKP'ye verelim, CHP'de Ülkücü aday var oyumuzu CHP'ye verelim" diye bugünlerde ortalığa fikir soytarılarını salıp onlara propaganda yaptırıyorlar.

Bu fikir soytarılarına merhum Başbuğumuz Alparslan Türkeş yıllar önce "HALT ETMİŞİNİZ HEPİNİZ! ÜLKÜCÜ MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ'NDE OLUR! MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ’NDE BULUNMAYAN, ÜLKÜCÜ DEĞİLDİR! GİTTİĞİ YERİN DAMGASINI YER O! ORADAKİ GENEL BAŞKANIN GÖRÜŞÜNE GÖRE YAŞAR, ORDAKİ GENEL BAŞKANIN GÖRÜŞÜNE GÖRE HAREKET EDER. ONUN ÜLKÜCÜLÜĞÜ KALMAMIŞTIR, BUNU BÖYLE BİLMELİYİZ!" diyerek haddini bildirmişti.

30 Mart 2014 yerel seçimleri yaklaşırken, Ülkücüleri MHP dışındaki partilere oy vermeye çağıran kim varsa şerefsizlik onların alnından ömür boyu silinmeyecektir. PKK'lıları bile milletvekili yapan partilere Ülkücüleri yönlendirmeye çalışanlar ruhu satılmış, karakteri rospi olmuş kişilerdir.

Maskeli tiplere karşı hepimiz dikkatli olmalıyız. Her MHP'li, her Ülkücü bu adamların gizli destekçilerine karşı nefes aldırmamalıdır. Bize benzemeye çalışan ama asla bizden olmayanlara karşı hepimiz uyanık olmalıyız.

MHP direnen ve milli surları olan tek kaledir. Bu kalede Truva atları asla barınamaz.