İYİ Parti 1’inci Olağanüstü Kurultayı’nda tek aday ile girilen genel başkanlık seçimlerinde, partinin Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı olan Meral Akşener, yeniden genel başkanlığa seçildi. 1112 delegeden 1061’inin oy kullandığı kurultayda 1 oy geçersiz sayılırken, Meral Akşener 1060 oy ile yeniden genel başkan seçildi.

Genel başkanlık seçimlerinin ardından Genel İdare Kurulu ve Merkez Disiplin Kurulu üyelerinin seçimine geçildi.

KONGREDE NELER YAŞANDI?

Salona kurulan dev ekrandan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in fotoğraflarının bulunduğu sinevizyon gösterimi yapıldı.

Balonlarla süslenen salonda "Türkiye İYİ olacak", "İYİ'ler kazanır, Türkiye kazanır", "Engelleri aşa aşa geliyoruz", "Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak", "Bize güven, kendine güven, Türkiye İYİ olacak", "İYİ'ler, kötülerden cesur" pankartları asıldı.

İYİ Partide kurultay heyecanı... Akşener yeniden genel başkan

Kurultayın yapıldığı salona gelen Akşener, partilileri selamladı. Bu sırada partililer "Cumhurbaşkanı Meral Akşener" sloganları attı. Kurultaya katılan madencilerce verilen bareti takan Akşener, küçük bir madenci heykelini de elinde taşıdı.


Bir çocuğu kucağına alan Akşener, kürsüye geçerek, "Hoşgeldiniz. Rabbime şükürler olsun, bu günleri bize gösterdi. İyi ki varsınız." dedi.

DİVAN BAŞKANLIĞI OLUŞTURULDU

İYİ Parti Genel Sekreteri Aytun Çıray, bin 64 delegenin imzasıyla kurultayı açtıklarını belirtti.

Divan Başkanlığına Abdul Ahat Andican seçildi. Akşener'in tek aday olacağı kurultayda, partiyi 2019 seçimlerine taşıyacak kadrolar şekillenecek.

AKŞENER: KADINLARA SESLENİYORUM, İYİ PARTİ SİZİNDİR

Akşener'in konuşmasından satırbaşları şöyle:

"Artık, çözümsüzlük ve umutsuzluk batağına saplanmak yok. Artık güç simsarlarından korkmak yok. Artık, bu ülkede iyileri ve iyilikleri konuşmamızın zamanı geldi. Herkes biliyor, hepimiz biliyoruz, ülkemizdeki bu sessizlik, huzurun sessizliği değil, korkunun sessizliğidir. Ekonomi tepetaklak olmuş yokuş aşağı inerken, korkunun suskunluğunu, huzurun sessizliği gibi yutturuyorlar. Bizler, biz iyiler, o korku duvarlarını yıkacağız. Bizler korkudan susanlardan değiliz, bizler, bağıranlara boyun eğenlerden hiç değiliz. Artık, anlaşıldı ki; ülkemizi iyi günlere İYİ Parti taşıyacak. İşte bu yüzden burası, düğün evidir, bayram yeridir."

’KENDİ DÜZENLERİ İÇİN ÜLKENİN DÜZENİNİ BOZDULAR’

Ülkeyi yönetenlere seslenen ve eleştirilerini sıralayan Akşener, şöyle konuştu:

"Sizlere söylüyorum; artık bu aziz millete kör, sağır, dilsiz muamelesi yapamayacaksınız. Gerçeklerin üstünü, korku gücüyle, tehditle, medyaya abanarak örtemezsiniz. Bizler buna izin vermeyiz, vermeyeceğiz. ÿBugün ülkemizi yönetenler, kendi düzenlerini kurmak için ülkemizin düzenini bozdular. İşsiz ve çaresiz gençlerimizi, plansız programsız açtıkları üniversitelerle oyalayacaklarını sanıyorlar. Yanılıyorlar. Sizler ve bizler, hepimiz; güzelim Türkiye Cumhuriyeti, yalanlar cumhuriyeti olmaktan kurtulsun diye, yorgun, yoksul, korkan, itelenmiş, işsiz ve yalnız kalmış, bıkmış, bunalmış herkesin içi ferahlasın diye siyaset yapıyoruz. Bu aziz millet ’Artık yeter’ dediğinde biter en güçlü saltanat. Bu aziz millet ’bitti’ dediğinde biter her şey. Çünkü ülkemizin, hepimizin, çoluğumuzun çocuğumuzun, bir tek ama bir tek kişi ayırmaksızın hepimizin rahat bir nefes almaya ihtiyacı var. Çünkü, anamız, babamız, çocuğumuz, gencimiz, yaşlımız, işçimiz, çiftçimiz, memurumuz, esnafımız, emeklimiz, hepimiz, krizden krize koşmaktan, gerim gerim gerilmekten bıktık, usandık. Millet oradan oraya savrulmaktan bıktı, usandı. Millet sizin sürekli aldatılmanızdan bıktı, usandı. Her aldanışınızdan sonra ağlamanızdan bıktı, usandı. Her aldanışınızın faturasını ödemekten bıktı, usandı. Durmadan ama durmadan yalan söylemenizden bıktı, usandı."

’ALLAH’TAN BAŞKA GÜÇ TANIMIYORUM’

İYİ Parti’nin tüm kadrolarıyla ve teşkilatıyla an itibariyle ülkeyi yönetmeye hazır olduğunu ifade eden Akşener, şunları söyledi:

"Her siyasi partiye nasip olmayacak genişlikte ve nitelikteÿbir çalışma kadrosuna sahibiz. Daha yola ilk çıktığımızda gördük ki;ÿ’siyaset simsarları’ için korku dağları sarmış, masa altı ittifaklar çoktan kurulmuş bile. Saray odalarında pazarlıklara oturulmuş, Yargıtaylar tutulmuş, yollar kesilmişti. Özel hayatlarımıza hayasızca dil uzattılar, ’Allah var’ dedik. Engelleri aşa aşa geldik. Parti kuramaz dediler, kurduk. Kurultay yapamaz dediler. İşte, hem de on binlerle kurultay yaptık. Bizler engelleri aşa aşa geldik. Önümüze ne kadar engel koyarlarsa koysunlar, onları da aşa aşa geliyoruz. Milletimizin tepesinden sopanızı çekin, milletin omuzunda ele ihtiyacı var, o el olmak için geliyoruz. Ülkemizin unutulmuş değerlerini hatırlatmak, kaybolmuş iyiliklerini bulmak, kapılarımıza kilit üstüne kilit vurmadan yaşamak için geliyoruz. Ta ki, bu aziz milletin her bir ferdi rahat nefes alana kadar.ÿBizi yolumuzdan döndürebilecek Allah’tan başka bir güç tanımıyorum. Ancak unutmayın ki; kalabalıklarımızın gösterdiği gücü, umudu ve kararlılığı gören güç haydutları, üzerimize daha çok gelecekler. Biz buna da hazırız.

’BİZ MİLLETİMİZLE İTTİFAK YAPIYORUZ’

İYİ Parti’nin başka partilerle ittifak kurduğuna dair söylentiler çıktığını belirten Akşener, "Bize her gün bir partiyle ittifak kurduruyorlar. Yapmadığımızı yaptı, söylemediğimizi söyledi olarak yayıyorlar. Dürüst olun ey zalimler. Ahlaklı olun. Edepli olun. ’Fitne ve zulüm ölümden beterdir’ diyor Cenab-ı Hak. Eğer ÿböyle devam ederseniz, bilin ki; ’Adınız Haccac gibi zalim yazılır tarihe.’ Kim kiminle ittifak yaparsa yapsın, biz milletimizle ittifak yapıyoruz" diye konuştu.

’TÜM ÇOCUKLAR ÖNCE MUTLU OLMALIDIR’

Türkiye’nin bir yalanlar cumhuriyetine dönüştüğünü söyleyen Akşener, konuşmasını şöyle tamamladı: "İYİ Parti, bu yalanlar cumhuriyetini dürüstlük cumhuriyetine çevirmek zorundadır. Velilerimiz daha fazla para harcıyor, çocuklarımız okullarında ortalama bir Avrupa ülkesinden daha fazla zaman geçiriyor. Sonuç? PİSA sonuçlarına göre 52’nci sıradayız, bin 800 saat yabancı dil dersimiz var, ama konuşabilenimiz yok. Çocuklarımızın ve gençlerimizin eğitimiyle yap boz oyunları oynanmasına izin vermez. Biz, parası olan ailenin çocuğuyla, parası olmayan ailenin çocuğu farklı eğitimler almasın diye geliyoruz. Çocuklarımız sınavdan sınava koşturan yarış atı muamelesi görmemelidir. Başarılı ya da başarısız, engelli ya da engelsiz, tüm çocuklar önce mutlu olmalıdır. 21’inci yüzyılı doğru anlayabilmek gerekiyor. Ülkemiz 21’inci yüzyılı doğru analiz edebilen insanlarla yönetilmelidir. Yeni yüzyıl, yeni bir insan talep ediyor. Bu talebe ancak farklı düşünebilen,ÿfarklı görebilen öğrenci odaklı bir eğitim sistemiyle ulaşılabilir. Doğayı ve çevreyi koruyan tüm projeler, betonlaştırma projelerinden çok daha öne geçmelidir. Tüm doğa ve çevreyi konu alan sivil toplum kuruluşları, yönetim ortağımız olacaklar. Doğrusu budur. Ağaçlar kendilerini koruyamaz, dereler kendilerini koruyamaz, onları sadece ve sadece iyi insanlar korur. Biz koruruz."