Şikâyet
 

HER ne kadar İstanbul’da olsam da Ankara dedikodularının en iyi yayıldığı yer İstanbul.

Hele hele konular iş dünyası ve ekonomiyle ilgili ise.

Bu sefer size aktaracağım dedikodu sağlam diyebileceğim bir kaynaktan.

Geçtiğimiz günlerde, Türkiye’nin önemli, eli taşın altında olan işadamlarından bir grup, Beştepe’den önemli bir isimle bir araya gelmişler.

Merak etmeyin, önemli dediysek Cumhurbaşkanı değil.

Ama yakın bir isim.

Konu ekonomi ve iş dünyası.

Yapılması gerekenler, alınacak önlemler, verilecek destekler gibi pek çok meseleyle ilgili iş dünyasının görüşlerini aktarmışlar.

Muhatapları da dinlemiş.

Notlar almış.

Ve sonunda bir de “şikâyet” gelmiş.

İşadamları, bir bakanla ilgili olarak “şikâyetlerini” iletmişler.

“İş dünyasının dertlerini anlamıyor. Reel sektör gözüyle bakamıyor. Her şeye finansçı gözlüğüyle bakıyor, ama bu da sorunları çözmüyor. Daha yapıcı ve daha halden anlayan ve bize daha moral aşılayacak bir bakan olsa çok daha iyi olur işler. Sanayide daha yüksek büyüme rakamları yakalarız” demişler.

Muhatapları “Böyle bir isim var mı?” diye sorunca, “Biz onu bilmeyiz. Bizim işimiz de değil. Partiyi siz daha iyi tanırsınız. Fakat gerekirse dışarıdan atamayla bile olabilir” demişler.

Hatta duyduğuma göre birkaç isim de zikretmişler, ama o kadarını öğrenemedim.

İşadamlarının bu yaklaşımı “had aşımı” olarak mı algılanır, yoksa “ciddiye” mi alınır, bilmiyorum.

Onu da önümüzdeki günlerde görürüz.

***********

DEKAN VEKİLİNDEN SUÇ İTİRAFI
BİR dekan, hadi adlı adınca söyleyelim, Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekan Vekili Ali Aksu, kullandığı aracın plakası nedeniyle gündemde.

Ali Aksu’nun kullandığı otomobilin plakası “FG-017-RL”.

Anlayacağınız üzere plaka Türkiye tescilli değil.

İtalyan plakası.

Sorun yaratan kısım ise “FG” harfleriyle başlaması.

Terör örgütü liderinin baş harfleri olduğu için durum sıkıntı yaratmış.

Ali Aksu da demiş ki: “Kardeşim İtalya’da yaşıyor. Otomobiliyle Türkiye’ye geldiği zaman aracı ben kullanıyorum. Burada bir kasıt yok.”

Muhtemelen haklıdır. Bilemem niyetini.

FG, İtalya’da Foggia’nın plaka kodu.

“Biraderi” Foggia’da yaşıyorsa Ali Bey ne yapsın.

Ya Türkiye, İtalya’ya başvurup “Bu plaka kısaltmasını değiştirin” diyecek ya da o kentte binlerce FG plakalı araç dolaşmaya devam edecek ve biri de Ali Aksu tarafından kullanılacak.

Ben FG harflerinden daha çok Dekan Vekili Ali Aksu’nun açıklamasına takıldım.

“Kardeşim yurtdışından getirdi, ben kullanıyorum” cümlesine.

Dekan Bey’in yaptığı şey yüzde yüz kanunsuz bir iş.

Yurtdışından geçici olarak Türkiye’ye getirilen araçları, Türkiye’ye getiren kişi dışında birinin kullanması mümkün değil.

Yönetmelik şöyle diyor:

“Geçici ithal edilen kara taşıtları, taşıt sahibinin yurtdışında yaşayan eşi veya usul ya da füruu olan kişilerce (eş, çocuklar, anne-baba) kullanılabilmektedir. Ancak getirilen taşıt bırakılarak yurtdışına çıkış yapılmak istenmesi halinde izlenmesi gereken iki yol mevcuttur. Taşıt ya gümrük gözetimine bırakılmalı ya da en yakın gümrük idaresine taşıtın başkası tarafından kullanılmayacağına ilişkin taahhütname verilmelidir.”

Yönetici konumunda bir üniversite öğretim üyesinin yasaya aykırı bir iş yaptığını itirafıdır bu.

Bakanlık o araç hakkında işlem yapmak zorundadır.

***********

ŞİİR ADAM 
SEVGİLİ Ülkü Tamer, Bodrum’da 81 yaşında hayatını kaybetti.

Tanıdığım en “tatlı” kişilerden biriydi.

Sabah Gazetesi’nde birlikte çalıştık.

Sonra Habertürk’te de beraber olmak istedik ama kısmet olmadı.

Tanımayanlar soracaktır, “Nasıl biriydi” diye.

Çok kısa anlatayım.

Şiirleri gibiydi.

***********

MOTOKURYE MESELESİ 
BİRİ de lütfen şu İstanbul’daki “kurye terörü”ne son versin, rica ediyorum.

Biliyorum çok önemli bir hizmet yapıyorlar.

Biliyorum kar kış demeden insanlara hizmet ediyorlar.

Ve biliyorum canlarını tehlikeye atarak görev yapıyorlar.

Ama işte tam da burada benim rahatsızlığım başlıyor.

Motokuryeler hem kendi canlarını tehlikeye atıyorlar, hem de başkalarının.

Küçücük motorlarla yoğun trafiğin içinde vızır vızır oradan oraya giriyorlar.

Otomobilinizle birinden kaçarken öbürüne çarpmamanız imkânsız neredeyse. Yetmiyor, kural, yasa falan tanımıyorlar.

Kaldırımlarda gidiyorlar, yayaların arasına dalıyorlar, refüjlerin üzerinden atlıyorlar.

Biri lütfen bunlara bir önlem alsın, yasa uygulasın.

***********

MORAL Mİ PR MI! 
SANATÇILARIMIZ Afrin’e destek vermek için gittiler.

Ellerine sağlık iyi yaptılar.

Ancak bir şeyi merak ettim.

Bazı sanatçılarımız Afrin’de askerlerimize moral vermeye mi gitti yoksa kendilerine moral verip biraz da PR yapmaya mı?

Ya da bir başka meseleye değinmek gerekirse.

Deniz Seki’nin hapishaneden çıktıktan sonra fazlaca haber yapılmasından rahatsız olup “Uyuşturucudan ceza alıp yatmış birini bu kadar gündem yapıp rol model gibi sunmayın” diye medyaya rahatsızlık bildiren bakanlıklarımız aynı gezide Deniz Seki’nin olmasından rahatsız olmadılar mı?

***********

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
En kültürlü camialar, yolsuzlukları alkışlamadığı zaman.