CiddiGazete- Türk milliyetçisi avukatların oluşturduğu Hür Hukukçular Grubu, cuma günü Ankara'da siyasi bir cinayete kurban giden Sinan Ateş davası ile ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, 18 zanlının gözaltında bulunduğu vurgulanarak, soruşturmanın safhalarıyla ilgili kamuoyunun dikkati çekildi. Hür Hukukçular Grubu'nun açıklaması şöyle:

30 Aralık 2022 tarihinde Ankara'da gerçekleşen silahlı saldırı sonucu Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Doç. Dr. Sinan ATEŞ hayatını kaybetmiştir. Türkiye'nin önemli üniversitelerinden birinde akademisyen olarak görev yapan ve yine Türkiye'nin büyük sivil toplum kuruluşlarından birinin eski başkanı olan Sinan ATEŞ'in menfur bir saldırı neticesinde ölümünün kamu düzenini bozucu nitelikte bir olay olduğu kuşkusuzdur. Bu menfur olay hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma hakkında aşağıdaki hususlara hukuken dikkat çekmek isteriz:

1- Ceza Muhakemesi Kanunu'nda, ceza soruşturmasının etkin şekilde yürütülmesi için geniş yetkiler tanınmış olan Savcılık makamının yetkilerini kullanmaktan çekinmeden soruşturmayı her yönüyle ve derinlemesine sürdürmek konusunda kararlı bir tutum ortaya koyması gerekmektedir.

2- Mevzuatımıza göre ceza soruşturmasının Cumhuriyet savcısı tarafından yürütüldüğü, işlemleri bizzat yürütebileceği gibi emrindeki kolluk marifetiyle de yapılabileceği, HSK'nın genelgelerinde ve tavsiyelerinde ağır cezalık suçların soruşturmalarının C. Savcısı tarafından bizzat yapılmaması ve kolluk görevlilerin inisiyatifine bırakılmasının eleştiri konusu yapıldığının bilindiği, bu bakımdan soruşturmanın her aşamasının bizzat Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı ile mi yürütüldüğü yoksa aynı zamanda idari hiyerarşi altında bulunan emniyet görevlilerinin kontrolünde mi yürüdüğü, hususunda tereddüt oluştuğu görülmektedir.

3- Ülkenin tüm kesimleri tarafından takip edilen olaya ilişkin 5 gün boyunca resmî makamlardan herhangi bir açıklama yapılmaması, bugün Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada ise 18 kişinin gözaltında bulunduğu ve bir kısım şüphelinin tutuklandığının belirtildiği ancak basın organlarında zikredilen isimlerin bu kişilerin arasında olup olmadığı, gözaltına alınan kişilerin kimlikleri ya da önceki suç kayıtlarına ilişkin ayrıntı verilmediği, 18 kişinin gözaltına alındığı bir cinayetin kamu makamlarınca organize bir suç mu yoksa adi bir suç olarak mı değerlendirildiği hususunda tereddütleri gidermediği görülmektedir.

4- Şu andaki şüpheli sayısı gözetildiğinde olayın adi bir cinayet olmadığı, organize bir eylem olduğu, bu haliyle soruşturmanın etkin, süratli ve adil yürütülebilmesi için birden fazla Cumhuriyet savcısının veya Başsavcı vekilinin görevlendirilmesinin düşünülmesi gerekmektedir.

5- Son dönemde yeniden gündeme gelen Necip Hablemitoğlu cinayetinin olay tarihinde resmî kurumlar tarafından adi bir cinayet olduğu belirtilmesine rağmen, 20 yıl sonra üst düzey kamu görevlilerinin tutuklandığı ve iddianame düzenlendiği, kolluk birimlerinin günümüzdeki imkanları gözetildiğinde bu menfur olayın aydınlanması için de bir 20 yıl geçmesinin beklenmemesi ve unutulmaması gereken bir zorunluluktur.

Kamuoyunun ve ilgilerinin dikkatine sunarız.