Berat Albayrak istifa etti mi etmedi mi şu an bir muamma ancak bir gerçek var, Türkiye’de hiçbir şey düzgün şekilde tartışılamıyor.

Faiz Lobisi dün geceden beri yine harekete geçti. Faizlerin yükselmesi gerektiğini, faizler yükselmezse Türkiye’nin batacağını, faizin tek çaremiz olduğunu söyleyip duruyorlar.

Rakamlarla sizi boğmak istemem ama şunu bilmeniz elzemdir: Dövizi düşürmek için faizi yükseltirseniz, bir süre sonra döviz zaten kendi değerini bulur. İşte o zaman da elinizde faizin yükü kalır.

Hani dönemin bir kaymakamının bölgesinde isyan sürerken, İstanbul idaresinden gelen “İdare-i maslahat” ediniz tavsiyelerine, “İdare gitti. Maslahat elimizde kaldı” diye cevap vermesi gibi, döviz uçar ve faiz elimizde kalır.

Dolayısıyla faiz, dövizi baskılamak için bir unsur olarak kullanılmamalıdır. Dövizi düşürmek için üretmek gerekir, güven gerekir, markalaşmak gerekir. Yüksek faizle de bunların hiçbiri olmaz.

İşte Berat Albayrak bunu biliyordu ya da öğrenmiş ve anlamıştı. Faizleri tutmaya çalıştı çünkü ülkemizde özellikle üreticinin paraya ulaşmasının çok zor olduğunu ve bunun için yani üreticinin güçlü olması için faizlerin aşağıda olması gerektiğini düşünüyordu. Politikalarını da hep böyle yürüttü.

Bugün MB üzerinde faizi arttır baskısı her geçen gün yükselmekte ve MB bu baskının altında ezilip şok bir faiz arttımına giderse bir ay içinde hem faizi hem dövizi yüksek bir ülke haline geleceğiz.

Şunu lütfen unutmayın: ülkemizde döviz yüzde 6'lık bir kesim üzerinde kapsayıcı; ama faiz oranları yüzde 94’ü yakından ilgilendiriyor. Paranın maliyetinin artması kimin ne işine yaracak? Lütfen bunu düşünelim.