CİDDİGAZETE
Çok geniş çaplı kabine revizyonuna giden Başbakan Şinzo Abe'nin Japon siyasetinin yükselen yıldızı olan eski başbakan Juniçiro Koizumi'nin oğlunu çevre bakanı yapması, halef tercihi olarak değerlendirildi. Ancak Koizumi'yi, Fukuşima'daki 1 milyon tonu aşkın radyoaktif suyun okyanusa dökülüp dökülmeyeceği gibi kritik kararlar bekliyor.
Japonya'nın en uzun süreli başbakanı unvanına kasım ayında kavuşacak Şinzo Abe'nin kabinede 19 bakandan 17'sini değiştirmesi, halefini belirleme sürecini başlattığı yorumlarını beraberinde getirdi.
HALEFİNİ SEÇTİ
Abe'nin Japon siyasetinin yükselen yıldızlarından birini kabineye alması, halef tercihinin işareti olarak değerlendirildi.
Tüm gözlerin çevrildiği eski Başbakan Juniçiro Koizumi'nin 38 yaşındaki oğlu Shinjiro Koizumi çevre bakanı olarak atandı.
Dün selefi Yoshiaki Harada, 2011'de nükleer felakete sahne olan Fukuşima Daiichi santralindeki tanklarda saklanan 1 milyon tonu aşkın radyoaktif suyun Tokyo Elektrik Gücü Şirketi (Tepco) tarafından Pasifik Okyanusu’na boşaltılacağını açıklamıştı.
Japonya'da Koizumi'ye geleceğin başbakanı gözüyle bakılıyor. Kyodo haber ajansının mayıs ayında yaptığı başbakanın kim olması gerektiğine dair ankette Abe yüzde 20.1 destekle birinci, Koizumi yüzde 19.9 destekle ikinci gelmişti.
Ama Abe'den görevi hemen devralmak için gereken tecrübeye ve iktidardaki Liberal Demokratik Parti içinde desteğe sahip olmadığı belirtiliyor.
Deneyimsizliğine rağmen Koizumi ailesinden gelmesi sayesinde dört dönem milletvekilliği sırasında medyada geniş yer buldu.
2. Dünya Savaşı sonrası Japonya'sının en genç üçüncü bakanı olan Koizumi, geçen ay bebek bekleyen hayat arkadaşı, TV şöhreti Christel Takigawa ile evleneceğini açıklamıştı.
Japonya'da çocuk büyütmeye hala annenin işi olarak bakılırken, medyada Koizumi'nin gelecek yılın başında çocuk doğduğunda babalık iznine ayrılmayı düşündüğüne dair haberler çıkmıştı.
Halihazırdaki yasaların resmi belgelerde yasakladığı bir uygulama olmasına karşın, oğul Koizumi'nin evli çiftlerde kadınla erkeğin ayrı soyadları kullanabilmesinden yana açıklamaları da var.
Ancak nükleer enerji gibi belli başlı konulardaki görüşleri bilinmiyor. Fukuşima nükleer felaketinin ardından babası Juniçiro Koizumi önde gelen bir nükleer güç karşıtına dönüşürken, Abe kapatılan nükleer reaktörlerden bazılarını yeniden açmaktan başka çarelerinin olmadığını açıklamıştı.
Abe, önemli bakanlıklara tecrübeli isimleri getirdi. Taro Kono, dışişleri bakanlığından savunma bakanlığına transfer oldu; ekonomiyi canlandırma bakanı sıfatıyla ABD ile ticaret anlaşması müzakere etmiş ve başarılı bulunmuş Toşimitsu Motegi, dışişleri bakanlığına geçti.
Sadece iki isim yerlerini korudu: Gaflarıyla meşhur Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Taro Aso ile Kabine Baş Sekreteri ve Hükümet Sözcüsü Yoşihide Suga.
Abe'nin 19 üyeli kabinesinde sadece 2 kadın var: 2020 Tokyo Yaz Olimpiyat Oyunları öncesinde Japonya'nın olimpiyatlarda en çok yarışmış sporcusu olan eski sürat patencisi Seiko Haşimoto Olimpiyat Bakanı, savaş suçlularının 'onurlandırıldığı' Yasukuni tapınağını düzenli ziyaret edecek kadar sağcı Sanae Takaiçi de İçişleri Bakanı yapıldı.
The Guardian'a konuşan SMBC Nikko Menkul Değerler'in başekonomisti Yoşimasa Maruyama, bu manzara karşısında, "Abe gelecekteki başbakanın ve hatta ondan sonrakinin belirlenebileceği bir açık yarış başlatıyor" görüşünü dile getirdi.
Kaynak: Sputnik
