CiddiGazete- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Havalimanı'nda Angola'nın başkenti Luanda'ya hareketi öncesinde basın mensuplarının sorularını cevapladı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bürokratlara yönelik sözlerine cevap veren ve "Türkiye bir hukuk devletidir. Kabile devleti değildir" diyen Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun sözlerine ilişkin "CHP'nin vesayet zihniyeti olduğunun itirafıdır" değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Ziyaretime bakanlar ve vekillerinin yanı sıra iş dünyasının temsilcileri de eşlik ediyor. Angola ve Togo'ya Türkiye'den Cumhurbaşkanı düzeyinde ilk resmi ziyaretler olması hasebiyle bu seyahatimiz ayrıca önem taşıyor. Bu ziyaret ülkelerimiz arasında yeni bir dönemin de başlangıcı olacaktır. Son dönemde Togo ile bakan düzeyinde gerçekleştirilen görüşmeler ikili ilişkilerimizde yeni bir ivme kazanmamıza neden oldu. Togo Cumhurbaşkanı'nın ev sahipliğinde Burkina Faso Cumhurbaşkanı ve Liberya Cumhurbaşkanı ile bir çalışma yemeğinde bir araya geleceğim. Nijerya, geçtiğimiz yıl 2 milyar dolar büyüklüğündeki ticaret hacmi ile sahra altı Afrika'da en büyük ticaret ortağımız oldu. Bu rakamı 5 milyar dolar seviyesine taşımayı amaçlıyoruz. Türkiye ile Afrika'yı her alanda yakınlaştırmaya devam ediyoruz. Maarif Vakfı okullarımız, Kızılay ve TİKA gibi kurumlarımızın çalışmaları Afrikalı kardeşlerimizle gönül köprülerimizi sağlamlaştırıyor. Biz Afrika ülkeleri ile işbirliğimize asla kısa vadeli ve çıkar odaklı bakmıyoruz. Başkaları gibi eski sömürge düzenini yeni yol ve yöntemlerle devam ettirmek isteyenlerden değiliz.

SORULAR

KILIÇDAROĞLU'NUN MEMURLAR VE BÜROKRATLARLA İLGİLİ SÖZLERİ

Öncelikle bu açıklama, CHP zihniyetinin, vesayet zihniyeti olduğunun açık bir itirafıdır. CHP zihniyetinin ilk böyle bir çılgınlığı değildir. Hukuk dışı çağrı kamu düzenine ciddi bir tehdittir. Ne devlet yönetiminin, ne de milli iradenin ne olduğunu biliyorlar. Bunlardan uzak bir yapının tezahürü. Milletimiz de bunlardan bıktığı içindir ki başkanlık sistemini tercih etti. Yeni sistem bürokrasinin siyaset yapmasının önüne geçti. Yeni sistem bürokrasiyi gerçek anlamda idari bürokrasi haline getirdi. CHP'nin özlemini çektiği vesayet zihninin defterini çoktan dürdük. Türkiye bir hukuk devletidir. Bunu Bay Kemal'e hatırlatıyorum, kabile devleti değildir. Bay Kemal'in oyun oynadığı alan da değildir. Heves ettiğiniz günler geride kaldı. Cumhurbaşkanı'ndan en alt düzeydeki memura kadar herkes görevini hukuka göre yapmak zorundadır. Sen nasıl olur da bu ülkenin memurlarını tehdit edersin. Yerel seçimde iş başına geldiniz belediyeleri boşaltıyorsunuz AK Parti iktidarı elindeki gücü size karşı düşündü, böyle bir adım attı mı? Hayır. Kılıçdaroğlu'nun milletimizi ilk tehdidi de bu değildir. Hakimlerden başladı, polislere kadar pek çok kamu görevlisine tehditler savurdu. Şimdi bir de tarih veriyor. Pazartesiden itibaren bu ülkede memurların vay haline. Hadi bakalım göreceğiz, ne yapacağını göreceğiz. Bu ülkede memurunun haklarını savunan iktidar vardır.

KILIÇDAROĞLU'NUN MERKEZ BANKASI'NI ZİYARETİ

Merkez Bankası'nın bağımsızlığını tartışıyorsun, sana randevu verdi mi? Verdi. Bağımsız olmasaydı sana randevu vermeyebilirdi. Bağımsız olduğu için sana randevuyu istediği gün verdi. Ziyaretten çıktıktan sonra hala medyayı kandırmaya kalkıyorsun. Her şeyden önce bu dil vesayet ve darbe dönemlerinin dilidir. Biz CHP'nin bu diline alışığız. Bu zatın FETÖ'cülerin, PKK'lıların, kendilerini desteklediğini ilan eden bazı ülkelerin gazıyla kendisini rezil etmesinden açıkçası ben de utanç duyuyorum. Kamu düzenini bozmak için dostlarıyla söylem ve rol paylaşımı yapmışlar. Merkez Bankası ziyareti gerçekleri görmesi açısından umarım kendisi için faydalı olmuştur. Kim hangi bilgiyi verirse versin CHP yöneticilerinin bunları anlamadığı aşikardır.

ANKETLER

Özellikle son dönemde ortaya atılan anketlerin kimler tarafından ne amaçla yapıldığı ortada. Bu tür anketlerde manipülasyonlardan ciddi manada bıktık. Gerçekçi anketler bunların manipülasyonlarını ayaklar altına alacak anketlerdir. Anket şirketlerine güvenimin kalmadığını daha önce açıklamıştık. Son seçimde bırakın sonuçlarını bileni, yakın tahminde bulunan bile çıkmadı. Anketlerle algı operasyonuna devam ediyorlar. Cumhur İttifakı'nı ellerinden geldiğince küçük göstermenin gayreti içindeler. Türkiye'de seçim konusu açılınca bir kesim bilinçli olarak anketleri öne çıkarıyor. Milletin gönlüne giremeyenler yalan yanlış anketlerle milleti yönlendirebileceklerini sanıyorlar. Muhalefetin hangi eseri var da milletime 'şurada şunu yaptık' diyebilecekleri bir eser var mı? Benim milletim bunları görmüyor mu sanıyorsunuz. Sandık yatırımların aynasıdır.

Millet, AK Parti'ye inşallah 2023'te yoluna devam diyecektir. Milletimizin balon anketlere cevabı en güzel şekilde vereceğine inanıyorum.

ABD İLE F-16 GÖRÜŞMESİ

Bizim böyle bir durumumuz falan söz konusu değil. Bir milyar 400 milyon dolar F-35'ler için yaptığımız ödeme söz konusu. ABD'nin bu ödemeler karşısında böyle bir teklifi oldu. Ülkemizin savunma ihtiyaçlarını gidermek için ne gerekiyorda bu adımları atalım dedik. Savaş uçağı filomuzu her zaman hazır duruma getirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sorunun çözümü için de diyaloğu önemsiyoruz. Savunma Bakanlığımız başta olmak üzere görüşmeler devam ediyor. Yapılmış bir ödeme var. Ödemenin geri iade çalışmasını arkadaşlarımız devam ettiriyor.

KORONAVİRÜS SALGINI

İnsanlık çok büyük bir imtihan veriyor. Türkiye elindeki mevcut kıt imkanları ile de olsa her türlü desteği dünyanın neresinden kendisine talep gelmişse vermiştir, vermeye devam ediyor. Az gelişmiş ülkeler salgına karşı ne yazık ki kaderine terk edildi. Türkiye olarak böyle bakamayız. Elimizden gelen her türlü desteği bugüne kadar nasıl verdiysek vermeye devam edeceğiz. Biz en kısa zamanda inşallah Turkovac çıkıyor. Biz Turkovac'la da kimseye sansür uygulama veyahut engel çıkarma yoluna gitmeden gönüllük sürecini aştıktan sonra elimizden gelen desteği her yere vermeye çalışacağız. Şu ana kadar 159 ülke ve 12 uluslararası kuruluşa tıbbi ekipman ve malzeme yardımında bulunduk. Maske konusunda çok açık, net desteğimizi sürdürdük. Bu ülkeler arasında Afrika ülkeleri çoğunlukta olmuştur. Burada en ufak kısıtlamaya gitme düşüncemiz söz konusu değil. Az, düşük, orta gelirli ülkeler için üzerimize düşeni yapmayı taahhüt ettik.