CİDDİGAZETE
Şanlıurfa'ya konuşlanmaya hazırlanan ABD'li askerlere Cumhur İttifakı ortağı Devlet Bahçeli destek verirken, AKP'nin önemli isimlerinde Metin Külünk karşı çıktı.
ABD ile Türkiye arasında 5-7 Ağustos tarihlerini arasında düzenlenen toplantılarda, Suriye'de oluşturulması planlanan güvenli bölgenin tesisinin ABD ile birlikte koordine ve yönetimi için Türkiye’de "Ortak Harekat Merkezi" kurulması mutabakatına varılmıştı.
Ortak Harekat Merkezi ise AKP içerisinde ve AKP’yi destekleyenler arasında tartışma yarattı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakın isimlerden Metin Külünk, "Ortak Harekat Merkezi"ne tepki gösterdi.
Ortak Harekat Merkezi’ni, “Ortak Oyalama Merkezi” diye nitelendiren Külünk, sosyal medya hesabından, “Müşterek oyalama Merkezi Şanlıurfa’ya gelmiş hoş gelmiş; ama boşuna gelmiş. PKK'ya binlerce tır silah yardımı ile yatırım yapan ABD’nin, Türkiye çıkarlarına yönelik bir adım atacağına mı bizi inandıracaklar? Irak’ın kuzeyinde 90'lı yıllarda yaptıklarınız hafızamızda tazeliğini koruyor!” ifadelerini kullandı.
Külünk’ün, “Hadi ABD’nin, Sayın Cumhurbaşkanımızın kararlılığı karşısında, PKK’yı koruma refleksiyle alelacele 'oyalama merkezi' kurma telaşını anladık, peki bu içerideki neyin telaşı? Neyin hesabı? Neyin Planı? Ve Neyin pazarlığı? Herkes, her şeyin farkında ama her şeyin! Dikkatle izliyoruz” diye yazması dikkati çekti.
DEVLET BAHÇELİ, 'ORTAK HAREKAT MERKEZİ'Nİ SAVUNDU
Konuyla ilgili soruları, MHP genel merkezindeki bayramlaşma töreninde cevaplandıran Cumhur İttifakı ortağı Devlet Bahçeli şu değerlendirmeyi yaptı:
"Senelerdir Orta Doğu'da dolaşan, Irak ve Suriye'de Türkiye'yi tehdit edebilecek her türlü gayretin içerisinde olan ama Türkiye'nin bugünkü demokratik yaklaşımı, kararlı duruşu ve dış politikadaki etkinliği ile 95 tane Amerikalı Türkiye'ye gelmiş ise bunları ikna edip merkezi bir iş birliğiyle Türkiye'yi tehdit ve tehlikelerden kurtaracak bir akılcılığı öne çıkarmak lâzım...
Suriye'de dolaşan Amerikalıları, çuval geçirenleri bir kenara atacaksınız, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin dış politikadaki etkilerini de dikkate alarak, Türkiye'de bir güvenlik koridorunun oluşması için her tarafı karıştıran Amerika'yı ikna ederek biraz tehdit ve tehlikeleri hafifletme yolu, yadırganacak bir yol olarak düşünülmemelidir."
