CiddiGazete

İsrail siyasi tarihinde görevdeyken rüşvetle suçlanan ilk Başbakan olarak kayıtlara geçen Netanyahu, başsavcılığın hazırlanan iddianame kapsamında kendisine yönelik suçlamaları açıklamasının ardından İsrail halkına seslendi.

İsrail televizyonlarında canlı yayınlanan konuşmasında Netanyahu, yaşananları bir darbe girişimi olarak niteledi. Soruşturmayı yürütenlerin gerçeğin peşinde değil kendisinin peşinde olduğunu savunan Netanyahu hakkındaki soruşturmaların taraflı olduğunu söyledi.

RÜŞVET, DOLANDIRICLIK VE GÜVENİ İHLAL

İsrail Başbakan Netanyahu üç ayrı soruşturma kapsamında rüşvet, dolandırıclık ve güveni ihlalden suçlanıyor. İsrail Başbakanı hakkındaki suçlamaları basın toplantısıyla açıklayan Başsavcı Avichai Mendelblit Başbakan’a yönelik suçlamalarda bulunma kararını kolay almadığını ancak konunun sağ-sol siyaseti ile ilgili olmadığını, yasaların uygulanmasının bir tercih meselesi olmadığını vurguladı.

İsrail Başsavcısı, profesyonel şekilde yürüttükleri hukuki süreçte soruşturmalarda yer alan kişilerin itibarsızlaştırılmasına yönelik girişimlere tanık olduklarını söyledi, meslektaşlarını savundu. Soruşturmaların geniş tabanlı deliller ve tanık ifadelerine dayandırıldığını belirtti, “Her taşın altına baktık” dedi.

NETANYAHU HAKKINDAKİ SUÇLAMALAR

İsrail Başbakanı Netanyahu hakkında üç farklı suçlama yöneltiliyor. Bunlardan biri ve en önemlisi Netanyahu’nun kendisi hakkında olumlu haber yapılması karşılığında Bezeq adlı telekomünikasyon şirketinin hissedarı Shaul Elovich’e bazı imtiyazlar tanıdığı iddiası.

İddianamede Netanyahu ve Elovich’in karşılıklı iş yaptığı, bu kapsamda işadamına 500 milyon dolar kazanç sağladığı belirtildi. İddianameye göre Netanyahu ve eşi Sara da bu şirkete bağlı Walla adlı haber sitesinde kendilerine ilişkin haberleri kendi çıkarlarına hizmet edecek ve rakiplerini hedef alacak şekilde değiştirilmesi talebinde bulundu.

İddianamede “Medyada çıkan haberler sanık Netanyahu için büyük önem taşıyordu. Kendi siyasi geleceği için bunun çok önemli olduğunu düşünüyordu” ifadeleri yer aldı.

Netanyahu’ya yönelik bir diğer suçlama da İsrail’in etkili gazetesi Yedioth Ahronoth’un yayıncısıyla yaptığı bir toplantıda bir rüşvet anlaşmasını müzakere ettiği yönünde. İddianameye göre söz konusu uzlaşı kapsamında rakip gazete Israel Hayom’un tirajının sınırlandırılması, gazetenin de Netanyahu ve ailesi hakkında olumlu haber yapması öngörülüyordu. İsrail Başbakanı bu davada hem dolandırıcılık hem de güven ihlali ile suçlanıyor. Netanyahu’nun avukatları ise medya patronları ve siyasetçiler arasında irtibatın yaygın olduğunu, bunun suç teşkil etmemesi gerektiğini savundu.

İsrail Başbakanı’na yönelik üçüncü suçlama ise Hollywood dünyasından işadamı Arnon Milchan ve milyarder James Packer’dan uzun yıllar boyunca puro ve şampanya gibi pahalı hediyeler kabul ettiği yönünde.

İDDİANAME SİYASİ BELİRSİZLİĞİ DAHA DA ARTTIRDI

Amerika’nın Sesi’nin haberine göre, hakkındaki iddiaları reddeden Netanyahu’nun başbakanlık görevinden istifa etme zorunluluğu şu aşamada bulunmuyor. İsrail’in en uzun süre görevde kalan başbakanı unvanına sahip olan Netanyahu rüşvetten suçlu bulunması halinde 10 yıla kadar hapis cezası alabilir.

İsrail Başbakanı hakkındaki iddianame açıklanmadan önce Twitter’dan paylaştığı mesajda “Çağdaş devletlerde hakkında olumlu haber yapıldığı için bir kamu görevlisinin rüşvetle suçlandığı görülmedi. Hukuk otoriteleri bu teoriyi benimserse İsrail'i ifade ve basın özgürlüğünü savunan gelişmiş ülkeler kategorisinden çıkarmış olur" ifadelerini kullandı.

Netanyahu hakkındaki iddianame, İsrail’de Eylül ayındaki seçimlerin ardından koalisyon hükümeti kurulması çabalarının başarısız olmasının ardından geldi. İsrail Başbakanı hakkındaki suçlamaların İsrail siyasetindeki belirsizliği daha da arttırdığı yorumu yapılıyor.