CiddiGazete- 7249 sayılı "Avukatlık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla, 2 bin avukatın bir araya gelerek kendi barolarını kurabilmesinin yolu açıldı.

80 baronun tamamı karşı çıktığı yasada, Türkiye Barolar Birliği’nin de delege yapısı değişti. 31.12.2019 tarihindeki avukat sayılarına bakılacak olursa, Türkiye’deki avukatların yüzde 36’sının üyesi bulunduğu İstanbul Barosu, 137 delege ile TBB’de temsil edilirken, yeni yasaya göre 13 delegeyle temsil edilecek ve TBB'de temsil oranı yüzde 3,86'ya düşecek.

AKP tarafından "Temsilde adalet" sloganıyla hazırlanarak yürürlüğe giren yasayla, barolar partizanlaşmaya açık hale getirildi.

2016’dan bu yana İstanbul Barosu seçimlerinde yarışan "Avukat Hakları Grubu", İstanbul’daki tüm avukatlara ve baro seçim gruplarına çağrı yaptı.

Avukat Hakları Grubu’nun sosyal medya hesaplarından yapılan açıklamada, mesleki sorunları aşmanın yegane çözümünün, grup ve kadro ayırmadan hep birlikte hareket etme iradesi olduğu öne sürülerek, grupçuluk anlayışının ve tartışmaların bir kenara bırakılması, İstanbul Barosu Başkanı’nın öncülüğünde, her gruptan temsilcilerin olduğu bir masada "İstanbul Barosu Mutabakatı" yapılması ile 2020 - 2022 İstanbul Barosu yönetiminin, delegasyonunun ve diğer kurullarının hep birlikte oluşturulması yönünde çağrı yapıldı.

İşte yapılan o çağrı:

AVUKAT HAKLARI GRUBU, 2020 - 2022 DÖNEMİNDE BİRLİKTE YÖNETMEYE ÇAĞIRIYOR.

Kuruluşu 1878 yılı olan İstanbul Barosu'nun Sayın Başkanına,

Yönetim Kurulu Üyelerine,

Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu başta olmak üzere Yönetime Aday Tüm Baro Gruplarına ve Avukatlara Açık Çağrı;

Kıymetli Meslektaşlar;

- Yıllardır hukukun üstünlüğü, mesleğin onuru ve geleceği için mücadele ederken; ani bir kararla baroların hantallığından da faydalanılarak baroların bölündüğüne ve meslektaşlarımızın milletin meclisine alınmayıp polis tarafından tartaklandığına tanık olduk.

- Bugüne kadar İstanbul Barosu’nu yöneten, değişime ve gelişime kapalı dar kadrocu yapının artık iflas ettiği ve değişme vaktinin geldiği tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmıştır.

Şimdi değişimin yanında olmanın ve baroları esas işlevine kavuşturmanın tam zamanıdır. Bizler, baroların gerçek sahiplerinin avukatlar olduğunun hatırlatılması ve siyasal iktidarların günlük siyasetine malzeme olmadan barolara geniş hareket alanı yaratılması gerekliliğine inanıyoruz. Sorunları aşmanın yegane çözümü de, grup ve kadro ayırmadan hep birlikte hareket etme iradesidir.

- Önceliği meslek sorunları olan kadroların ve ortak irade ile oluşturulan yönetimin görev alma zamanı gelmiştir. Mesleki sorunların çözümleneceği dönemde İstanbul Barosu’nda görev yapacak yönetimin, tüm grupların katkılarını sunabilecekleri şekilde yapılanması zorunludur.

- Meslektaşlarımızın kişisel çıkarlarını düşünmediğine inanıyoruz. Sevdası "koltuk" veya kişisel kariyer planları olmayan herkesi, Avukatlık mesleğinin hak ettiği yerde olmasına katkı sağlamaya çağırıyor ve herkesin bu çağrımıza kulak vermesini diliyoruz.

- Yıllardır alıştığımız grupçuluk anlayışını ve tartışmaları bir kenara bırakalım!

- Gelin şeffaf, katılımcı ve uzlaşmacı şekilde, İstanbul Barosu Başkanı’nın öncülüğünde, her gruptan temsilcilerin olduğu bir masada “İstanbul Barosu Mutabakatı” yapalım ve Ekim 2020 seçimlerine hep birlikte tek liste ile girelim!

- Gelin savunma ve Avukatlık kurumunu güçlendirecek, mesleği yeni ufuklara taşıyacak 2020 - 2022 İstanbul Barosu yönetimini, delegasyonunu ve diğer kurullarını hep birlikte oluşturalım!