CiddiGazete- MHP Kocaeli Milletvekili Saffet Sancaklı, Haber Global canlı yayınında soruları cevapladı. Türk futbolunun 30 yıldır çok kötü yönetildiğini söyleyen Sancaklı, "Kulüpler tam batacak gibi oluyor. Hükümet bir şekilde batırmıyor" dedi.
Sancaklı "Türk futbolu battı" ifadesini kullanarak şöyle konuştu:
"En son 2009'da yapılan bir şeydi. Şu an Türk futbolu kurtarılacak gibi değil. Süper Lig'de bütün kulüplerin borcu toplam 18 milyar TL. 4 büyük kulübün faiz borcu yıllık 3 milyar TL. Devenin sadece burnunu düzeltmeye çalışırsanız sorun çözülecek mi? Bankalar para verdi ne oldu, düzeldi mi? Hayır."
TÜRK FUTBOLUNU ARTIK SİSTEM YÖNETECEK
Futbolu futboldan gelenlerin yönetmesi gerektiğini söyleyen Saffet Sancaklı, yeni çıkacak kulüpler yasası için Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu'na teşekkür etti. Sancaklı, "Futbolu, futboldan gelenler yönetsin. 'Her futbolcu çok mu iyi yönetir' diyenler futbol tarafını iyi yönetir. Spor bakanına teşekkür ediyorum buradan. Yasada en önemli maddelerden biri, kulüp başkanları ve yöneticiler kendi bulundukları dönemden fazla borçlardan kendileri sorumlu olacak ve cebinden ödeyecek. İkincisi ise, suç işlemiş olanlar kesinlikle yönetici olamayacak. Denetim gelecek. Bir diğeri ise her federasyonda 9 kişilik yönetimde branşın sporcusu olacak. Yasa çıktıktan sonra futbolu sistem yönetecek" dedi.
BU TRANSFERİ ANCAK ALİ KOÇ YAPABİLİRDİ
Sancaklı, Fenerbahçe'nin Mesut Özil'i transfer etmesinin sorulması üzerine şu cevabı verdi:
"Transferin dışında çok öte bir şey. Bu transferi ancak Ali Koç yapabilirdi. Türkiye'de kimin çalıp çalmadığı belli olmadığı için insanlar bu olaya şüphe ile bakıyor. Federasyon bunu soracaktır."
FEDERASYON BAŞKANI OLACAK MI?
Kamuoyunun TFF başkanı olmasını isteğini iddia eden Sancaklı, "Kamuoyu duruşu istiyor. Taraftar Saffet Sancaklı'nın duruşunu istiyor. Milletvekili olmasam, başkan olmak isterim. Devlet Bey bana ne derse yaparım, der mi demez mi bilemem" diye konuştu.
YABANCI SINIRI OLMALI
Sancaklı, yabancı sınırı hakkındaki görüşlerini de açıkladı. MHP'li vekil, "Avrupa'da başarılı olabilmek için aldığımız yabancı kavramı yalan. Üçüncü ligde oynayan takımlara elendik. Galatarasay UEFA Kupası'nı aldığında kaç yabancısı vardı? Şu an her kulübün16 tane yabancısı var. 3 kişi İstiklal Marşı okuyor. 85 milyondan yetenek bulamıyor muyuz?" dedi.
Yayıncı kuruluşun Türkiye'den gitmek istediğini söyleyen Sancaklı, şöyle konuştu:
"Nerede yüzdürüyorsunuz? Bir başarı anlatın. Şampiyon olunca ne oluyor? Şampiyonlar Ligi'ne artık direkt de katılamayacağız. Zengin yönetici de kurtaramayacak futbolu. Deniz bitti. Şu an herkes transfer yapmak istiyor değil mi? Hadi yapsınlar da göreyim. Seneye Bein Sports kalacak mı sanıyorsunuz? Adamlar kaçmak istiyor. Adamlar bir tek Türk futbolunu başka bir ülkeye satamıyor. 3 sene önceki kaliteyle şimdiki futbol kalitesi aynı değil. Kim neden izlemek istesin? Bu kanun çıkmazsa seneye futbol oynanmayacak."
Sancaklı, 'Gençlik ve Spor Bakanı olur musunuz?' sorusunu şöyle cevapladı:
"Bakan olabilmem için önce partimin iktidarda ve parti liderimizin de beni bakan olarak ataması gerekiyor. Bakan olmak tabii ki isterim."
MHP'li vekil 'Futbolda derin güçler var mı' sorusuna ise "Derine gerek var mı şu andakiler mahvetti" cevabını verdi.
SÜLEYMAN SEBA ANISI
Saffet Sancaklı, Beşiktaş'ın efsane başkanı Süleyman Seba ile olan bir anısını da anlattı:
"İkinci ligden yeni gelmişim ve yaşım da genç. Gaziosmanpaşa’nın bağrından kopan 20 yaşında bir çocuk kavgaya karışmışım o zamanlar. Rahmetli Süleyman Abi de bunları duymuş ve çağırdı beni. 'Niye rahat durmuyorsun?' dedi bana. Ben, 'Yok öyle bir şey' falan desem de dinlemedi beni. Rahmetlinin önünde de ligin puan tablosu vardı. Lider Beşiktaş ve lig sonuncusu Eskişehirspor. Puan tablosunu bana doğru çevirdi ve parmağıyla lig sonuncusu Eskişehirspor’u işaret ederek, 'Seni buraya gönderirim' dedi. Ben de 'Gönderirsen gönder' dedim. O da iyice sinirlendi ve kovdu beni odasından. Ertesi gün sabah saat 09.00 civarı ev telefonu çaldı. Arayan kişinin söyledikleri şu: 'Ben Eskişehirspor’un başkanı Aydın Begiter. Süleyman Abi seni bana verdi, nereden alayım seni?' Öğle vakti gelmeden kendimi Eskişehir’de buldum. Tabii ki Süleyman Abi iyi ki bunu yaptı. O zamanlar çok kızmıştım."
