Değerli dostlar;

Siyaset yazmayayım diyorum, halkın perişan halini görünce duramıyorum.

Sonra Fuzuli'nin kendime rehber edindiğim sözü aklıma geliyor; “Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil…” diye…

Biz susmayalım, anlayan anlar, dinleyen dinler dedik...

Türkiye'de bir acayip çark dönüyor ve dişlilerin arasına kendini kaptıran öğütülüp un-ufak olup gidiyor...

Bu çarkı kimler işletiyor, kimler bu işin perde arkasında hem biliniyor, hem bilinmiyor... Bazıları üç maymunları oynuyor, bazıları da gören gözlere “Kör” deyip damgayı vuruyor...

“Millet perişan” diyoruz…

”Hayır her şey süt-liman” diyorlar...

“Sanayimiz çöküyor, küçük esnaf eriyor, tekstil bitiyor diyoruz..”

“Hayır onlar işbilmezliğinden batıyorlar” diyorlar...

“Emekli, dul ve yetimin hali içler acısı” diyoruz; bakıyorsunuz pembe bir tablo çizilmiş sizi yalanlıyorlar...

“Yapmayın etmeyin, bakın işsizlik hızla artmış, dün çalışan bugün kapının önüne konulmuş, bu bir değil binlerce” diyoruz; “Dünyanın her yerinde bu böyle” deyip geçiştiriyorsunuz...

“Vatandaş, evinin elektriğinin, suyunun, doğalgazının, telefonunun faturasını ödeyemiyor” diyoruz…

Kışın yüzde yüze yakın zam yaptığınız bu giderlere yazın yüzde 10 indirim yapıp kıvırıyorsunuz...

“Millet size ulaşamıyor, sanki Kaf Dağı'nın ardında gibisiniz” diyoruz…

Seçimlerde hatırlayıp halka iniyorsunuz, kömür, gıda hatta elektriği olmayan köye buzdolabı dağıtıp halkın içinde olduğunuzu söylüyorsunuz...

Seçim bittikten sonra yine Kaf Dağı'nın ardına saklanıyorsunuz...

“Hırsızlıklar, dolandırıcılıklar, sahtekarlıklar, rant savaşları almış başını gidiyor” diyoruz...

“Asayiş berkemal, ülke huzur içinde” diyorsunuz...

Yahu yapmayın, tekrar söylüyorum, ne olur bir kez de gören gözlere kör demeyin... Bakın, halkın içinde olun...

Sırça köşklerde ahkam kesmekle, size sunulan halktan kopuk raporlarla ülkenin güllük gülistanlık olduğunu söylemeyin...

Halka inin…

Binin bakalım otobüslere, minibüslere…

Metrobüslere…

Gülen yüz görebilecek misiniz?..

Siz ne yapıyorsunuz?..

Onlarca eskort eşliğinde makam aracınızla gel-git...

Halk nerede burda halk?..

Ne acıdır ki halimiz bu…

Bir kez yazmıştım…

İnatla tekrar ediyorum…

Eeeeeyyyyy bu ülkeyi yönetenler…

İnin o lüks araçlarınızdan…

Tebdili kıyafet edin ve girin bakalım halkın içine…

Elinizi vicdanınıza koyun veee…

Allah aşkına doğruyu söyleyin…

Soğanın bile 5 TL olduğu, her şeyin dolara ve Euro'ya endekslendiği, zamların yağdığı, faizin fırladığı bu ülkede üç ayda enflasyonu nasıl düşürdünüz!..

Yapmayın, her cümlenizin başında Allah diyerek bu halkın hakkını yemeyin…

Allah ile aldatmayın…

Bakın size bir teklifim var!..

Asgari ücretle veya 2000 lira emekli aylığı ile bir aylığına geçinmeye çalışın…

Biliyorum aslında…

Yapamazsınız…

Yüreğiniz yetmez…

Eeeeyyy etkili yetkililer, her gün halkın içinde olan bu kardeşinizin gözlemlediği Türkiye manzarası böyle…

Eksiği var fazlası yok...

Ders alınır mı?..

Bilmem…

Hayırlı günler diler, vatandaş Halis Güler…

Selamlar, sevgiler...