Değerli dostlar, bugün sizleri biraz rakamlara boğacağım...
Merak etmeyin Sayın Devlet Bahçeli'nin "2009 yılındayız. 2009'un sıfırlarının üzerine çarpı koyun, atın. İki sıfırı kaldırdık. Ne kaldı 29. 11 ile 29'u toplayın ne oldu, 40" hesabı(!) gibi değil...
Önce şu rakamları ve bu rakamların fiyatlara yansımasını aklınızda tutun;
Dolar: 3,94, Euro: 4,84, Benzin Türkiye geneli ortalama: 5,93, Motorin yine ortalama: 5,30 TL...
Haaa bu da aklınızda olsun... TÜİK, 2017 büyüme rakamlarını dün açıkladı. Türkiye ekonomisi 7,4 oranında büyüdü...
Gelelim asıl konumuza...
Belki unuttunuz, belki de bilmiyorsunuz; ben hatırlatayım istedim...
Devletin istatistik kurumu TÜİK yani Türkiye İstatistik Kurumu'nun resmi sitesine girdim ve şöyle bir araştırma yaptım.
Acaba hakikaten biz söylenildiği kadar zengin miyiz?..
Hani meydanlarda yer gök inliyor ya, fert başına düşen gelir şu kadar oldu. Yoksul kalmadı, falan filan...
Evet siz değerli okurlarımız için devletin bu kurumunun istatistiklerini aklımın erdiğince inceledim...
Hani deniliyordu ya, "Yoksul kalmadı falan filan.."
Bakın değerli dostlar, bunların hepsi yalan...
Ben demiyorum, devletin resmi kurumu diyor...
İşte veriler ortada...
TÜİK 18 Eylül 2017'de bütün rakamları yayınlamıştı...
İşte başlıklar:
En yüksek gelir grubunun toplam gelirden aldığı pay yüzde 47,2.
Peki en yüksek gelir grubu, nüfusun yüzde kaçı?..
O da var istatistikte...
Sıkı durun; Yüzde 20'si...
Peki en düşük gelir grubunun toplam gelirden aldığı pay ne kadar?..
O da yüzde 20'lik kesim ve yüzde 6,2...
Evet evet yanlış okumadınız 6,2...
En zengin, en fakirden tam 7,7 kat daha fazla pay alıyor...
Ekonomist değilim ama az buçuk aklım erer...
Bu şu demek;
Toplumun en zengini toplam gelirin yüzde 47,2'sini, geri kalan yüzde 80'i ise 52,8'ini alıyor...
Hadi buyrun!..
Adalet bunun neresinde!..
Devam ediyoruz istatistik kurumunun verilerine...
Nüfusun kaçta kaçı yoksulluk sınırının altında yaşıyor?..
Tamı tamına yüzde 14,3'ü...
Haa bir de dört yıllık veri kullanılarak hesaplanan sürekli yoksulluk oranı var, o da yüzde 14,6...
Devam edelim, maddi yoksunluk çekenlerin oranı kaçmış?.. 
Yüzde 32,9...
"Tamam da Halis Güler, bütün AVM'ler tıklım tıklım dolu" dediğinizi duyar gibiyim...
Cevabı TÜİK vermiş bakın; 
Taksit ödemeleri veya borçları olanların oranı, nüfusun yüzde 68'i...
Yani 80 milyonun yüzde 68'i borç içinde...
Anlaştık mı?..
Bakın; bir milleti felakete götüren en önemli şey nedir biliyor musunuz?..
Birincisi milli ve ahlaki çöküntü, ikincisi de açlık ve yoksulluktur...
Zaten manzara ortada...
Milli ve ahlaki çöküntü had safhada...
Sebebi ise belli; rakamlar ortada...
Ama ikincisinin sonuçları geleceğimizi de karartacak boyutta...
TÜİK'in istatistiklerine devam...
Türkiye'de çocuk suçlu oranı ne olmuş?..
Bakın; gençler veya orta yaş grubu demiyorum, çocuklar diyorum...
Yani bir milletin geleceği...
2016 rakamlarını veriyorum...
Güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocuk sayısı tam 333 bin 435...
Daha acısı, bu çocukların yüzde 21,9'u 11 yaş ve altındaki çocuk grubu...
Suça sürüklenen çocukların yüzde 33,2'si uyuşturucu kullanıyor...
Bunların içinde cinsel suçlar var, hırsızlık, yaralama, aile düzenine karşı suçlar, tehdit vesaire...
Veee gelelim aile içi geçimsizlikler nedeniyle boşanmalara...
Bu rakamlar ise 2 Mart 2018 verileri...
2017'de 569 bin 459 çift evlenmiş...
Peki ya boşananlar?..
128 bin 411...
Tamam mı?..
SON DAKİKA NOTU: Dün AKP, CHP ve MHP millevekillerinin oyları ile TBMM üyeleri ve üyeliği sona erenler ile dışarıdan atanan bakanlar, kamu kurum ve kuruluşlarının tüm sosyal tesis ve imkanlarından, bu tesislerin en üst düzey amirlerine sağlanan en uygun şartlara göre yararlanacaklar...
Başka sözüm yok değerli dostlar...
Ders alınır mı?..
Bilmem...