Arkadaşlar son günlerde doğru bir paylaşım yapıyorlar:

"33 SENELİK ABDULHAMİD DEVRİNİN EKİBİ"

Rumlar ve Ermeniler baş köşede. Orduda bile azınlıklar paşa yapılmış.

Aklıma geldi Osmanlı'nın son dönemlerinde zafer kazanmış paşaların hepsi Türk, Plevne'de Gazi Osman Paşa, Edirne Savunmasında Mehmet Şükrü Paşa, Çanakkale'de Derviş Paşa...

Zafer kazanmış devşirme paşa var mı?

Günümüzde de değişen bir şey yok. Şehitlerin hepsi sosyal medya hesabında Bozkurt işareti yapan ülkücüler... Ülkücüye bürokrasi yasssaaah, ihaleler yasssaaah ama al bayrağa sarılıp şehit olma kapıları ardına kadar açık.

★★★

ALP-ER TUNGA'NIN KEMİKLERİ NEREDE?

Türk Kağanı, Saka Başbuğu Alp Er Tunga'nın mezarı Özbekistan'da bulunmuş.

Bence yanlış bilgi.

Alp Er Tunga'nın kemiklerini Anadolu'da arayın.

Selçuklu Sultanları "Alp"i atıp aynı anlama gelen Farsça "Key"i kullanmaya başladılar.

"Alp Er Tunga öldü mü?

Issız acun kaldı mı?"

Evet Saka Başbuğu'nu biz Anadolu'da öldürdük.

Keykavus olduk, Keyhusrev olduk, Keykubat olduk; yani Farslaştık ama bir türlü Alper veya Tunga olamadık.

Fars efsanesinde, Alp Er Tunga'yı öldürdüğü söylenen "Zaloğlu Rüstem"i mitolojik bir kahraman olarak Anadolu'da yücelttik, adını bayrak yapıp dalgalandırdık, çocuklarımıza Rüstem adını verdik ama Alper veya Tunga diyemedik.

İşte bu yüzden Türk Kağanı, Saka Başbuğu'nun kemiklerini Anadolu'da arayın.

★★★

Ana sütü gibi tertemiz Türkçe sözcüklerimiz vardı. Onlara nasıl kıydılar?.. Yerlerine neleri getirdiler?..

1. Bakanlar kurulu. Tam 50 yıldır kullanıyorduk; şimdi attık çöpe ve Fransızca "cabin"i getirdik. Kabin küçük oda demek. "Sağlık kabini, soyunma kabini, plaj kabini" gibi yani... İtalyanlar da "kabin"e doğru bir anlam yüklemiş: Sıçma odası. İtalyanlar tuvalet veya wc'ye gitmez kabineye giderler. "Kabine toplandı"... Neee?.. Küçük odalar mı toplandı?..

Yerin dibine batsın sizin yerli ve milli söyleminiz.

2. Tanıtma, tanıtım: Ne güzel Türkçe sözcüklerdi bunlar. "Turizm ve Tanıtma Bakanlığı", "Türk Tanıtma Fonu" olarak devlete de yerleşmişti. Gavurca hayranı sahte yerli, sahte milliciler bunu da çöpe atıp "lansman" kullanmaya başladılar

3. Tıka basa, tıklım tıklım: Açıklamaya gerek yok, tarladaki çiftçi de anlar, dağdaki çoban da... Bunları kullanmak varken Farsça "lebalep" sürdüler önümüze... "Leb" Farsça dudak demek, "lebalep" dudak dudağa... Herkesin önünde dudak dudağa öpüşmek kadar çirkin, kaba bir sözcük.

Yozluk böyle bir şey işte.